anlami-nedir.com, nedir, nedemek
Kelime ve Karakter Sayacı

well

Kelimeler > W ile başlayan kelimeler > well nedir ?
well
well, well nedir ,well ne demek
  • pek

    sıfat Sert, katı

  • sağ

    sıfat Vücutta kalbin bulunduğu tarafın karşısında olan, sol karşıtı"Sağ cebinde kocaman bir gazete tomarı görünüyordu." - Ö. Seyfettin

  • sağ

    sıfat Sağlam, esen

  • pekâlâ

    sıfat Benzerlerinden aşağı olmayan"Pekâlâ bir ev, niçin beğenmediniz?"

  • çok

    sıfat Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı"Bana matematik çok kolay geldi." - F. R. Atay

  • kuyu

    isim Su katmanına varıncaya kadar derinliğine kazılan, genellikle silindir biçiminde, çevresine duvar örülen, suyundan yararlanılan çukur"Kahveci Salih eğilmiş, az evvel sarkıttığı gazozları kuyudan çıkarıyordu." - H. Taner

  • doğru

    sıfat Bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık karşıtı

  • güzel

    sıfat Göze ve kulağa hoş gelen, hayranlık uyandıran, çirkin karşıtı"Güzel kız. Güzel çiçek." "Yalının en güzel odası bizimdi."

  • hayli

    sıfat Çok"Akşamları Zeyno, çeşme başında hayli zor bir duruma düşüyordu." - H. E. Adıvar

  • hoş

    sıfat Beğenilen, duyguları okşayan, zevk veren"Gelmiş o yaylanın baharı / Öter bülbüller hoştur avazı" - Âşık Veysel

  • ünlü

    sıfat Ün salmış olan, şöhretli, meşhur, şanlı, namlı, namdar, anlı şanlı"Kimsenin üzerinde durmadığı birkaç ünlü kişiden birisi de kesinlikle o idi." - T. Buğra

  • iyi

    sıfat İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı"Bir aralık iyi fal bildiğimi haremde duyurdum." - F. R. Atay

  • kibar

    sıfat Davranış, düşünce, duygu bakımından ince, nazik olan (kimse)"İşte senin bu kibar, bu efendi hâllerine bayılıyorum." - Y. Z. Ortaç

  • Çeşme

    isim Genellikle yol kenarlarında herkesin yararlanması için yapılan, borularla gelen suyun bir oluktan veya musluktan aktığı, yalaklı su hazinesi veya yapısı, pınar"Çeşmeler yaptırdım sular içmeye / Kavlükarar ettim alıp kaçmaya" - Halk türküsü

  • sağlık

    isim Bireyin fiziksel, sosyal ve ruhsal yönden tam bir iyilik durumunda olması, vücut esenliği, esenlik, sıhhat, afiyet"Ayrıca bu dönemde seyircinin haklarını ve sağlığını korumak amacıyla bir de tiyatro yönetmeliği hazırlanmıştır." - M. And

  • uygun

    sıfat Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip"Ne var ki bunları şimdiye kadar kimseye anlatmadığım için uygun ifadeyi bulmakta zorlanıyorum." - İ. O. Anar

  • kaynak

    isim Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz"Sonra yavaşça kaynağa doğru eğildi." - Y. K. Karaosmanoğlu

  • yaklaşık

    sıfat Gerçek değeri ve miktarı değil, ondan az fazla veya eksik bir niceliği gösteren, aşağı yukarı bir değerlendirme yapılarak bulunan, takribî"Yaklaşık bir hesap. Yaklaşık bir sayı."

  • dürüst

    sıfat Sözünde ve davranışlarında doğruluktan ayrılmayan, doğru (kimse)"Dürüst bir insan, inansa da inanmasa da mefhumları yerli yerinde kullanmak borcundadır." - N. F. Kısakürek

  • kârlı

    sıfat Kârı olan, kazançlı"Şimdi ayrıntılara girmeyelim. Kitapta yazılanlara inanmak, inanmamaktan çok daha kârlıdır." - N. Hikmet

  • soylu

    sıfat Doğuştan veya hükümdar buyruğuyla, bazı ayrıcalıklara sahip olan ve özel unvanlar taşıyan (kimse), asaletli, asil, kerim"Soylu kişidir, iyi bir öğrenim görmüştür, zekidir, yeteneklidir." - N. Cumalı

  • adamakıllı

    zarf Gereğinden çok, iyice, bir güzel, bir temiz"Yazıları nihayet sökmeyi başardığında adamakıllı şaşırdı." - İ. O. Anar

  • pınar

    isim Yerden kaynayarak çıkan su, kaynak"En boğucu gününde bu alevden ülkenin / Bir pınar çağlayışı vardı sözünde senin" - F. N. Çamlıbel

  • sahanlık

    isim Yapılarda ve bazı taşıtlarda kapı önünde, merdiven başlarında veya dönülen bölümünde bulunan geniş yer"Üç hademe, ebe, hasta bakıcı merdivenin orta sahanlığında sıkışmışlar, sedyeyi çevirmeye çalışıyorlar." - M. Ş. Esendal

  • sağlıklı

    sıfat Sağlık durumu iyi olan, sağlam, esen, sıhhatli"Birbirlerine sağlıklı, esenlikli bir kış dilediler." - T. Buğra

  • şey

    isim Madde, eşya, söz, olay, iş, durum vb.nin yerine kullanılan, belirsiz anlamda bir söz"İnsan bir şeyin değerini ondan yoksun kalınca anlıyor." - Halikarnas Balıkçısı

  • taşmak

    nsz Sıvı maddeler, içinde bulundukları kaba sığmayacak kadar çoğalma ve kabarma yüzünden kenarları aşmak"Hayvanın ağzından taşan beyaz köpüklere biraz da kan karıştı." - H. Taner

  • dolmak

    nsz Dolu duruma gelmek

  • memba

    isim Kaynak, pınar"Siyah gözleri, siyah birer kaynar su membası gibiydi." - H. E. Adıvar

  • fıskiye

    isim Suyu yukarıya doğru, türlü biçimlerde fışkırtan ağızlık, fışkırık"Bu fıskiyenin sularını yıllarca neşeden çağıldar gibi duymuştum." - A. Ş. Hisar

  • tamamen

    zarf Bütün olarak, büsbütün, baştan sona"Ulaşım çileleri böylece giderilince köprüyü tamamen unutmuşlardı." - A. Kulin

  • epeyce

    zarf Epey"Türkiye'deyken epeyce çalışmıştım Almancaya." - N. Uygur

  • epey

    zarf Az denmeyecek kadar, oldukça, hayli, epeyi, epeyce, epeyice"Epey yürüdü ve üç sokak daha değiştirdi." - T. Buğra

  • oldukça

    zarf Olabildiğince"Bu oyun oldukça geniş bir sahada taammüm etmiştir." - A. K. Tecer

  • meşhur

    sıfat Ünlü, tanınmış, herkesçe bilinen, angın (kimse)"Yeni Park gazinosunda kasabanın meşhur karadut şerbetiyle beraber bir parça da içki içilir." - R. N. Güntekin

  • iyice

    sıfat İyiye yakın"İyice bir ev."

  • tamam

    sıfat Bütün, tüm"Paranın tamamını verdim."

  • elverişli

    sıfat Uygun, müsait"Halim'e, içinde bulunduğu zor ve ezici durumdan kurtulmak için bundan daha elverişli bir fırsat çıkmazdı." - A. İlhan

  • peki

    edat Evet"Peki ama benim ne olduğumu henüz muayene etmediniz." - R. H. Karay

  • güzelce

    sıfat Güzele yakın, güzel gibi"Kızı belki anasından biraz güzelce." - M. Ş. Esendal

  • epeyi

    zarf Epey

  • epeyice

    zarf Epey"Epeyice huysuz ve öfkeli adam olmakla beraber herifin bu tavrına pek o kadar kızmadı." - Y. K. Karaosmanoğlu

  • öyleyse

    zarf O hâlde

  • neyse

    bağlaç "Önemi yok, olan oldu" anlamında kullanılan bir söz

  • ah

    isim İlenme, beddua

  • belki

    zarf Olabilir ki, muhtemel olarak"İşte en basit bir sebep. Belki sadeliğinden tuhaf geliyor insana." - N. F. Kısakürek

  • dahi

    bağlaç Da, de"Ben dahi başka bir diyara gitmek için izin talep ederim." - A. Kabaklı

  • fışkırmak

    -den Gaz veya sıvılar bir yerden basınç etkisiyle yukarıya doğru birdenbire ve hızla çıkmak"Suya en başköşeyi ayırmalarının nedeni de iyi suyun, hemen hemen memleketimizin dört bucağından fışkırmasıdır." - S. Birsel

  • hokka

    isim Metal, cam veya topraktan yapılmış, içine mürekkep vb. şeyler konulan küçük kap"Hüsameddin Çelebi kâğıdı, hokkayı, kalemi toplayarak çekildi." - A. Kabaklı

  • kaynamak

    nsz Bir sıvı, sıcaklığı belli bir dereceyi bulduğunda buhar durumuna geçerek fokurdamak"Su, 100 °C'de kaynar."

  • muhtemelen

    zarf Umulur ki, beklenir ki, görünüşe bakılarak

  • sarhoş

    sıfat Alkollü içki veya keyif verici bir madde sebebiyle kendini bilmeyecek durumda olan (kimse), esrik, mest, sermest, başı dumanlı, kafası bulutlu, kafası iyi, kafası dumanlı, kafası kıyak

  • sıhhatli

    sıfat Sağlıklı"İyi ve sıhhatli olduğumu bildirebilirsiniz." - N. F. Kısakürek

  • vay

    ünlem Şaşma anlatan bir söz"Vay gülüm! Nereden bu geliş?" - M. Ş. Esendal

  • şanslı

    sıfat Talihi olan, talihli, ballı"Canını kurtarıp salimen bugünlere ulaşabildiği için kendisini şanslı sayardı." - K. Korcan

  • bak
  • bak bak
  • bak sen
  • Iâyıkıyle
  • da
  • hakkıyle
  • ile beraber
  • su kuyusu, petrol kuyusu, kuyu, memba, pınar, kaynak, merdiven boşluğu, asansör boşluğu, sağlığı yerinde, iyi, yakşı, uygun, yerinde, şanslı, fışkırıp akmak
  • sıhhatça iyi
  • we shall
Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş

Yeni Bir Kelime Öğren?

  • summarize
  • rarefy
  • chopping
  • to dilute
  • forshorten
  • banality
  • chopped
  • to relieve
  • cutlet
  • türbülans

anlami-nedir.com'u Türkçe dil araçları sunan bir sözlüktür, yakın zamanda sadece anlamlar değil türkçe ingilizce sözlük, akademik aramalar ve birçok edebi araç ile karşınıza çıkacaktır.

anlami-nedir.com içeriklerini öncelikle TDK'dan sonra ise editörlerin kontrolünden geçirerek sizlere sunmaktadır, eğer bir hatalı kısım gördüyseniz lütfen iletişim'e geçiniz

Sizde Türkçemize katkıda bulunmak ve bilinmiyenleri aktarmak isterseniz editör olup paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Yunus Emre : "Biriktirdiğin değil, paylaştığın senindir"

Takip edin

Sitemap Yasal Konular İletişim Hakkında İndeksler Son Eklenenler Kelime Sayacı