Kaynamak
anlamı nsz 'Kaynamak' 1 kelime ve 8 harften oluşmaktadır.
- Fen Bilimleri, Kırık veya çatlak kemiklerin birbirine yapışarak eski hâlini alması.
- nsz Bir sıvı, sıcaklığı belli bir dereceyi bulduğunda buhar durumuna geçerek fokurdamak"Su, 100 °C'de kaynar."
- Yiyecek, içecek pişmek, haşlanmak"Doktorun sade kaynamış kahvesini söylemesini bekledi ve garson gider gitmez konuştu." - T. Buğra
- Yerden çıkmak
- Kırık, çatlak kemik veya metal parçalar eski durumunu almak, birbirine yapışmak
- Yara kapanmak, iyileşmek
- Mayalı bir şey kabarıp köpürmek"Şıra kaynamış."
- Mide ekşimek
- Çalkantı durumunda olmak, dalgalanmak"Deniz kaynıyor."
- Çok miktarda bulunmak"Burada karıncalar kaynıyor."
- Gizli bir iş çevirmek, için için hazırlanmak"Burada bir iş kaynıyor."
- Gerektiği gibi yapılamamak"Lafa daldık, ders kaynadı."
- Artmak, çoğalmak, yoğunlaşmak"Gittikçe kaynayıp kabaran bir hiddet, taşmak raddesine gelmiş kelimelerle dudaklarına kadar çıkıp titriyordu." - H. Z. Uşaklıgil
- Coşmak, heyecanlanmak
- Bir yerde huzursuzluk, tedirginlik olmak
- Arada kaybolmak"Değerli bir çalışma kaynadı gibi geliyor bana." - S. İleri
Kaynamak ile ilgi cümleler (0)
"kaynamak" ile ilgili cümle görmek istiyorsan, aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de kaynamak -
kaynayan kazan kapak tutmaz : "içten içe, gizlice gelişen olaylar veya duygular bir yerde patlak verir" anlamında kullanılan bir söz"Su, 100 °C'de kaynar."