- ana
isim Anne"Anası mutfakta bir tabağa marul doğruyor." - Y. Atılgan
- perde
isim Görüşü, ışığı engellemek, bir şeyi gizlemek için pencereye veya bir açıklığın önüne gerilen örtü"Durmadan pencere kapatıyor, perde çekiyorum." - A. Ağaoğlu
- ağır
sıfat Tartıda çok çeken, hafif karşıtı"Kurşun, ağır bir madendir. Taş yerinde ağırdır."
- anahtar
isim Kilidi açıp kapamak için kullanılan araç, açar, açkı, miftah, dil"Belinde uzun gümüş halkalarla asılı gümüş anahtarları vardı." - F. R. Atay
- baş
isim, anatomi İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser"Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı." - N. Cumalı
- baş
isim Çıban
- kilit
isim Anahtar, düğme gibi takılıp çıkarılabilen bir parça yardımıyla çalışan kapatma aleti"Sonunda kapının kilidi gözyaşlarıma dayanamadı." - Y. Z. Ortaç
- kilit nokta
isim Bütün işlerin bağlı olduğu önemli nokta, makam veya yer, kilit mevki"Nihayet kilit noktalardaki bazı dilencilere piştov dağıtıldı ve bunun sonucu hemen görüldü." - İ. O. Anar
- ağırbaşlı
sıfat Davranışları ölçülü, olgun (kimse), vakur, ciddi, hoppa karşıtı"Büyüdükçe sabırlı, ağırbaşlı bir insan oldu." - Y. Atılgan
- ses perdesi
isim, müzik Sesin alçak veya yüksek olması durumu
- kurgu
isim Bir şeyin zembereğini kurmak için kullanılan araç, anahtar
- anahtar taşı
isim, mimarlık Kemerlerin en üstündeki taş, kilit taşı
- esas
isim Bir şeyin özünü oluşturan ana öge, temel
- acar
sıfat Atılgan
- kama
isim Silah olarak kullanılan, ucu sivri, iki ağzı da keskin uzun bıçak"Bu bıçak, sapına bez sarılmış, küçük çapta bir kamaydı." - S. F. Abasıyanık
- dil
isim Ağız boşluğunda, tatmaya, yutkunmaya, sesleri boğumlamaya yarayan etli, uzun, hareketli organ, tat alma organı"Ağzımı dolduran kocaman dil, kelimelere yer bırakmıyor ki..." - Y. Z. Ortaç
- çözüm
isim Bir sorunun çözülmesinden alınan sonuç, hal"Ayrıca olasılıkları azaltmak da bir anlamda çözüme yaklaşmak demektir." - A. Ümit
- tutturmak
-i, -e Tutmasını sağlamak
- etiket
isim Bir malın tür, miktar, fiyat vb. nitelikleri veya kitap, defter vb. şeylerin kime ait olduğunu belirtmek için üzerlerine konulan küçük kâğıt
- kilitlemek
-i Anahtarla kilidi kapamak"Kapıyorum zannıyla kilitlemişim, diyordu." - M. C. Kuntay
- açıklama
isim Açıklamak işi, izah"Hiçbir açıklama yapmadan çıkıyorum odadan." - A. Ümit
- tuş
isim Piyano, org vb. müzik aletleriyle daktilo, hesap makinesi, bilgisayar ve telefon gibi makinelerde parmak vurulan yerlerin adı"Piyanonun tuşlarından, kemanın tellerinden uçan sesler, insana, insan olmanın mutluluğunu tattırır." - Y. Z. Ortaç
- açkı
isim Bir cismin yüzeyi üzerinde sert bir madde veya bir araç sürterek onu düzleştirip parlatma, perdah
- anahtar işareti
Müzik-Dans, Portenin başında yer alan, nota adlarını ve genel müzik merdivenindeki yükselme derecesini tanımlayan işaret. Clef (Fr.).
- coşturmak
-i Coşmasını sağlamak, coşmasına yol açmak"Oralarda âşıklar, halkı coşturmak için ozanların kopuzlarını çalıyorlar." - O. S. Orhon
- maniple
isim Telgraf işaretlerini göndermek için bir devredeki akımı kesmekte veya yeniden vermekte kullanılan araç, manipülatör
- rumuz
isim Simge
- en önemli
- anahtar, açar,
- cevap cetveli
- müzik aletlerinde tuş
- perdesini yükseltmek
- telgraf maniplesi
- yazı makinalarında tuş
- çözümyolu
- şifre cetveli