- kuvvet
isim Fiziksel güç, takat"Bu kadar cesur bir hamleye yetecek kuvvetim yok." - Y. Z. Ortaç
- güç
isim Fizik, düşünce ve ahlak yönünden bir etki yapabilme veya bir etkiye direnebilme yeteneği, kuvvet, efor"Zihin gücü. Yaşama gücü."
- güç
sıfat Ağır ve yorucu emekle yapılan, çetin, müşkül, kolay karşıtı"Bir sanat eserini tenkit ne güç iştir!" - A. M. Dranas
- bilek
isim Elle kolun, ayakla bacağın birleştiği bölüm"Kadın, ağır takılarla yüklü sol bileğini yeşil abajurun altına doğru uzatmış." - A. Ağaoğlu
- yumruk
isim Parmakların kapanmasıyla elin aldığı biçim"Dişlerini kilitleyerek iki yumruğunu havada salladı." - P. Safa
- daktilo etmek
yazı makinesiyle yazmak"Aynı paragraf başları, aynı satır aralıkları, eminim yazıldıkları daktilo bile aynıdır." - A. Ümit
- bol
sıfat İçine girecek şeyin boyutlarından daha büyük veya geniş olan, dar karşıtı"Bol zamanıma yetişti de ben onu böyle şımarık büyüttüm." - P. Safa
- bol
isim Özel bir cam içinde likör, şarap, meyve ve maden suyu karıştırılarak hazırlanan içki
- delgi
isim, teknik Matkap
- zımba
isim Delgeç
- vurmak
-e Elini veya elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla çarpmak"Masaya vurmak. Birinin başına vurmak."
- yazmak
-i Söz ve düşünceyi özel işaret veya harflerle anlatmak"Büyük bir heyecan, bir haz içinde şu satırları yazıyorum." - Ö. Seyfettin
- ıstampa
isim Ağaç, metal vb. üzerine oyulduktan sonra bir yere basılan biçim
- zımbalamak
-i Bir şeyin üzerinde zımba ile delik açmak"Belki o biletleri zımbalayan delikanlı karnesini ona vermiş, bir de çay içirmiştir." - S. F. Abasıyanık
- matkap
isim, teknik Tahta, maden, beton vb. sert maddeler üzerinde delik açmaya yarayan alet, delik açma aleti, delgi
- tuşlamak
-i Telefonun tuşlarına basmak
- yumruklamak
-i Yumrukla vurmak"Ağzından kanla karışık diş parçalarını, onu yumruklayanların suratlarına tükürdü." - Halikarnas Balıkçısı
- delgeç
isim Mukavva, kâğıt, kayış, maden vb.nde delik açmaya yarayan araç, delecek, zımba
- muşta
isim Karşısındakine vurmak için özel olarak açılmış deliklerine parmakların geçirilmesi ile kullanılan demir parçası
- punç
isim Çay, şeker, tarçın, limon karışımına rom veya kanyak gibi damıtılmış alkollü bir içki katılarak yapılan ve buharlaşan alkolü yakıldıktan sonra içilen bir içki türü"Punç nedir? Hiç işitmedim. Perukâr izahat verdi: Sıcak çayın içine konyak koyarlar... Fevkalade ısıtır, iki bardak içtin mi vapur gibi olursun." - A. Rasim
- dövüş
isim Dövme işi
- yumruk atmak
- muşta ile vurmak
- ıstampa ile basmak
- biz ile delmek. center punch delik açılacak yerleri işaret eden zımba.
- enerji. punching bag boksörlerin antrenman yapması için şişirilmiş torba. punch line bir hikâyenin son ve en mühim cümlesi.
- meşrubat. punch bowl içinde punç yapılan büyük kap. punch glass punç kadehi.
- panç
- punch
- yumruklama zımbalama
- yumruklamak, zımbalamak, bizle delmek, yumruk, zımba, matkap, delgi, punç, güç, etki
- zımba makinesi
- İngiliz kukla oyununda karısı ile daima kavga eden Karagöz'e benzer bodur ve kambur adam. Punch and Judy show İngiltere'de bir nevi kukla oyunu. pleased as Punch çok memnun.