anlami-nedir.com, nedir, nedemek
Kelime ve Karakter Sayacı

dull

Kelimeler > D ile başlayan kelimeler > dull nedir ?
dull
dull, dull nedir ,dull ne demek
  • bozuk

    sıfat Bozulmuş olan"Daracık ve bozuk kaldırımlardan çamurlu sular akıyordu." - T. Buğra

  • bozuk

    isim, müzik Türk halk müziğinde, bağlamadan biraz büyük ve meydan sazından küçük dokuz telli bir saz

  • dönük

    sıfat Dönmüş, çevrilmiş (kimse)"Sırtı dönük orta yaşlı adam doğruldu." - Y. Atılgan

  • ağır

    sıfat Tartıda çok çeken, hafif karşıtı"Kurşun, ağır bir madendir. Taş yerinde ağırdır."

  • sağır

    sıfat İşitme duyusundan yoksun, işitmeyen (kimse)

  • kör

    sıfat Görme engelli"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı

  • soluk

    isim Akciğerlere çekilen, akciğerlerden atılan hava, nefes"Kalp gitgide hafiflemekteydi ve soluklarda hafif bir hışıltı başlamıştı." - R. N. Güntekin

  • soluk

    sıfat Rengi atmış olan, solmuş, uçuk"General, soluk dudaklarını parmaklarının arasına alarak acı acı gülüyor." - E. M. Karakurt

  • tekdüze

    sıfat Değişmeksizin, düzenli, aynı biçimde tekrarlanan, sürüp giden, tek örnek, muttarit, yeknesak, monoton"Yazıcı, tekdüze bir sesle çabuk çabuk okuyordu." - Y. Atılgan

  • kalın kafalı

    sıfat Geç veya güç anlayan, gabi"A, sen de ne kalın kafalı herifsin." - H. R. Gürpınar

  • yassı

    sıfat Yayvan ve düz"Yassı bir kalpak altında uzun ve sarışın bir yüz, o gün tarihin hatırasına müebbeden aksedip kaldı." - H. S. Tanrıöver

  • mat

    isim Satranç oyununda taraflardan birinin yenilgisi

  • mat

    sıfat Parlak olmayan, donuk

  • küt

    sıfat Kısa ve kalınca"Küt parmaklar."

  • küt

    isim Tahta vb. katı şeylere vurulduğunda çıkan ses"Küt diye vurdu."

  • küt

    isim, spor Smaç

  • budala

    sıfat Zekâca geri olan (kimse), alık"Biz ondan yaşlı üç akıllı bu budalaya inandık." - H. R. Gürpınar

  • kasvetli

    sıfat Sıkıntılı"Eski mahalle çok kasvetli, loş bir mahalle idi." - O. C. Kaygılı

  • kasvet

    isim Sıkıntı, iç sıkıntısı"Doğrusu çok alın teri döktük amma değerdi / Neşe veren kasvetimiz yorgunluğu giderdi" - E. B. Koryürek

  • sıkıcı

    sıfat İç sıkan, can sıkan, tedirgin eden"Etrafında her şey ona sıkıcı ve manasız geliyor." - H. Taner

  • tatsız

    sıfat Tadı iyi olmayan, lezzetsiz

  • körlük

    isim Görme engellilik

  • hantal

    sıfat Kocaman, iri, kaba"Epey iri ve hantal bir vücudu vardı." - A. H. Tanpınar

  • ahmak

    sıfat Aklını gereği gibi kullanamayan, bön, budala, aptal"En doğru, en yüksek fikir, bir cahil veya ahmağın elinde gülünç, değersiz bir hâle gelebilir." - M. Kaplan

  • boğuk

    sıfat Kısılmış (ses)"Zeyno'nun birdenbire boğazından boğuk bir ses çıktı." - H. E. Adıvar

  • durgun

    sıfat Sakin"Deniz masmavi, hava durgun, her taraf ılıktı." - R. H. Karay

  • alık

    sıfat Sersem, budala, ebleh"Sen ne alık herifsin be? Beni duyuyor musun?" - N. Hikmet

  • duygusuz

    sıfat Duygusu, duyarlığı olmayan, hissiz"Alığa döndüm, bir çuval pamuk kadar duygusuzum." - A. Gündüz

  • vurdumduymaz

    sıfat Anladığı hâlde anlamamış gibi davranan, umursamaz, aldırmaz, aldırışsız, duygusuz, duvar yüzlü"Ne saygısız, ne vurdumduymaz misafirdi bunlar." - H. R. Gürpınar

  • sönük

    sıfat Sönmüş olan"Karşımdaki duvara takılmış iki ampulden biri sönüktü ve bir gözü kırpılmış bir insan gibi bana bakıyordu." - K. Bilbaşar

  • hissiz

    sıfat Duygusuz"Gösterdiği arkadaşlığa, bağlılığa karşı hissiz kalamazdı, onun boynuna sarıldı." - M. Yesari

  • akılsız

    sıfat Aklı, gerçeği görüp ona göre davranmayan, anlayışı kıt"Sen hükûmeti yönetenleri hep bilgisiz, akılsız mı sanırsın?" - N. Cumalı

  • donuklaşmak

    nsz Donuk duruma gelmek"Sonra birdenbire donuklaşarak müdüre sordu." - T. Buğra

  • anlayışsız

    sıfat Anlayışı kıt olan, kafasız, kavrayışsız, vurdumduymaz, kalın kafalı, izansız, ferasetsiz, gabi"Adam sizin çok can sıktığınızı, çok anlayışsız ve inatçı olduğunuzu ifade etmek üzere ters bir bakışla bakıyor yüzünüze." - İ. Özel

  • aptal

    sıfat Zekâsı pek gelişmemiş, zekâ yoksunu, alık, ahmak, alık salık"Aptal bir gülüşle yüzüne bakıyorum." - Y. Z. Ortaç

  • donuklaştırmak

    -i Donuk duruma getirmek

  • gabi

    sıfat Anlayışsız, ahmak, ebleh, kalın kafalı, bön"Haftanın kaç günü, günün kaç saat olduğunu bilmeyecek kadar gabi olan sütnine yalanlar uydurarak dolabını yiyecekle dolduruyordu." - R. N. Güntekin

  • kesat

    isim Alışverişte durgunluk"Bugünlerde alışveriş de kesat." - N. Nâzım

  • körlenmek

    nsz Körleşmek

  • körletmek

    -i Keskinliğin azalmasına veya yitirilmesine sebep olmak

  • ruhsuz

    sıfat Cansız, güçsüz, etkisiz, miskin

  • uyuşturmak

    -i Uyuşmasını sağlamak, hissedemez duruma getirmek"Ruhumu serinletecek, beynimi uyuşturacak bir masal anlat!" - R. H. Karay

  • zevksiz

    sıfat Beğenilmeyen, hoşa gitmeyen

  • kafası işlemez
  • kesmez
  • sönük bir şekilde
  • sönükleşmek
Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş

Yeni Bir Kelime Öğren?

  • sol eğilimli
  • ortanın solu
  • sol haf
  • eli geniş
  • geniş ufuklu
  • geniş ünlü
  • darüşşifa
  • geniş paça
  • sol şerit
  • havsalası geniş

anlami-nedir.com'u Türkçe dil araçları sunan bir sözlüktür, yakın zamanda sadece anlamlar değil türkçe ingilizce sözlük, akademik aramalar ve birçok edebi araç ile karşınıza çıkacaktır.

anlami-nedir.com içeriklerini öncelikle TDK'dan sonra ise editörlerin kontrolünden geçirerek sizlere sunmaktadır, eğer bir hatalı kısım gördüyseniz lütfen iletişim'e geçiniz

Sizde Türkçemize katkıda bulunmak ve bilinmiyenleri aktarmak isterseniz editör olup paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Yunus Emre : "Biriktirdiğin değil, paylaştığın senindir"

Takip edin

Sitemap Yasal Konular İletişim Hakkında İndeksler Son Eklenenler Kelime Sayacı