-
kör nokta : isim Trafikte sürücünün geriden gelenleri aynalarda göremediği bölge, kör alan, ölü açı, ölü nokta
-
kör talih : isim Kötü kader"Muvaffak olursan ne âlâ ... olamazsan -Ne yapalım, elimizden geleni yaptık ama olmadı der, kabahati kör talihe yükler geçersin." - H. E. Adıvar
-
kör hat : isim Demir yollarında arkası kesik hat"Çekildi kör hatta gecede boş trenler." - B. Necatigil
-
kör kuyu : isim Suyu kurumuş, su çıkmayan, susuz kuyu
-
elinin körü : isim Bıktırıcı, usandırıcı durum karşısında kullanılan bir azarlama sözü
-
kör alan : isim Kör nokta
-
kör kaya : isim, coğrafya Deniz yüzüne çok yakın olan tehlikeli kaya veya sığlık
-
gecenin körü : isim Gecenin ilerlemiş saati
-
sabahın körü : isim Sabahın erken saati"Koca Osman sabahın köründen akşamın karanlığına kadar üç gün böylece yürüdü." - Y. Kemal
-
kör fare : isim, hayvan bilimi Kör faregillerden, toprak altında yuva yapan bir memeli hayvan (Spalax typhlus)
-
kör kandil : sıfat Aşırı derecede sarhoş, gök kandil
-
kör kurşun : isim Bir başkasına veya hedef gözetilmeksizin atıldığı hâlde başka bir kimsenin ölmesine veya yaralanmasına neden olan kurşun, serseri kurşun
-
kördüğüm : isim Çözülemeyen, ilmiksiz düğüm"O sabah evvela pijamanın uçkuru kördüğüm oldu." - B. Felek
-
körebe : isim Gözleri bağlı olan ebenin, oyuna katılan öteki çocukları yakalamaya çalıştığı çocuk oyunu
-
körkütük : sıfat Aşırı derecede (sarhoş, âşık vb.)
-
köroğlu : isim Kocanın karısına verdiği ad"Benim köroğlu yamandır. Üç tavuk besler bizim gecekondunun önünde, bir kafes içinde." - N. Cumalı
-
üstünkörü : sıfat İnceliklerine inmeden, özen göstermeden, gelişigüzel, baştan savma yapılan
-
kör baca : isim, madencilik Herhangi bir çıkışı bulunmayan baca
-
kör bağırsak : isim, anatomi Kalın bağırsağın ilk parçası
-
kör boğaz : isim Doymak bilmez mide"Yemiş toplamak için ağaca çıkardıkları zaman en iyilerini kendi kör boğazına tıkınıyor." - R. N. Güntekin
-
kör çapa : isim Toprak topaklarını dağıtmakta kullanılan ucu küt çapa
-
kör dövüşü : isim Aynı şeyi gerçekleştirecek kimselerin birbirinden habersiz ve birbirini engelleyecek biçimdeki düzensiz çabaları"Önümüzdeki yıllarda eski kör dövüşü bu gidişle daha da hızlanacak görünüyor." - N. Cumalı
-
kör duman : isim Çok yoğun sis"Kör duman yamaçlara kadar inmiş, etekteki bahçelerin kavak ağaçlarını da perdelemeye başlamıştı." - T. Buğra
-
kör kadı : isim Doğru bildiğini herkesin yüzüne çekinmeden söyleyen, sözünü esirgemeyen kimse"Selamün aleyküm behey kör kadı!" - M. A. Ersoy
-
kör köstebek : isim, hayvan bilimi Kör faregillerden, kemirici bir memeli hayvan
-
kör nişancı : isim Hedefi rastlantı ile vuran kimse
-
kör ocak : isim Çocuksuz aile
-
kör sıçan : isim Köstebek
-
kör şans : isim Kötü talih"Kör şansa bak... Burada da yetişti." - Z. Selimoğlu
-
kör şeytan : isim Kötü kader"Gideyidim Çukurova düzüne / Uymaz olam kör şeytanın sözüne" - Halk türküsü
-
kör tapa : isim Borunun kullanılmayan veya kullanılması istenilmeyen deliğine takılan dişli tıkaç
-
kör topal : zarf Yarım yamalak, iyi kötü idare edecek biçimde"Konuşmalar da kör topal, gene havalara, sulara, alışverişlere aktarıldı." - T. Buğra
-
kör uçuş : isim Uçağı karanlıkta veya sis içinde sadece uçuş aletlerini kullanarak yönetme
-
kör yılan : isim, hayvan bilimi Kör yılangillerden, solucanla beslenen, yılana benzer, ayaksız bir sürüngen (Typhlops vermicularis)
-
körü körüne : zarf Davranışının gerekçesini ve nasıl sonuçlanacağını bilmeden, düşünüp taşınmadan"Körü körüne inanılan kıymetler nelerdir, bunları anlatıyordum." - O. V. Kanık
-
bakar kör : sıfat Gözleri sağlam göründüğü hâlde göremeyen
-
renk körü : isim Renk körlüğüne tutulmuş kimse
-
kör olası (veya olasıca veya olsun) : bir ilenme sözü"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
kör değneğini beller gibi : hep aynı biçimde davranıp hiçbir yenilik veya değişiklik yapmayacak biçimde"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
kör görmez, sezer : "kör görmediği şeyi nasıl sezerse bir konu üzerinde bilgisi olmayan kişinin de o konu ile ilgili sezişleri olur" anlamında kullanılan bir söz"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
kör itin öldüğü yer : çok uzakta olan yer"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
kör kör parmağım gözüne : "çok belli, göze batacak kadar ortada" anlamında kullanılan bir söz"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
kör kurttan bile vazgeçmemek : en küçük varlığı bile hor görmeden korumak"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
kör ölür badem gözlü olur, kel ölür sırma saçlı olur : "bir kimse veya bir şey yok olduğunda değer kazanır" anlamında kullanılan bir söz"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
kör pazara varmasın, pazar körsüz kalmasın : "bir şey satın almasını bileyen kimseler alışverişe çıkmamalıdır ancak esnaf da bu gibilerden hoşlanır" anlamında kullanılan bir söz"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
kör satıcının kör alıcısı olur : "herkes dengiyle iş yapar" anlamında kullanılan bir söz"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
köre renkten bahsolunmaz : "bir şeyin niteliği hakkında bilgisi olmayan kişiye, o şeyin sözü edilmez" anlamında kullanılan bir söz"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
körle yatan şaşı kalkar : "değersiz, kötü kimselerle ilişki kuranlar kötü huylar edinirler" anlamında kullanılan bir söz"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
körler mahallesinde ayna satmak : bir şeyi ona gereksinim duymayacak olan çevreye götürmek"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
körler memleketinde şaşılar padişah olur : "hepsi bilgisiz olan bir çevrede azıcık bilgisi bulunan başa geçer" anlamında kullanılan bir söz"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz : "istenilen şey fazlasıyla elde edildi" anlamında kullanılan bir söz"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı
-
körün taşı : rastlantı sonucu birine zarar veren, hesapta olmayan iş"Körü körüne duygululuk sanatçıyı da körün değneğiyle yolunu araması gibi zavallı duruma düşürür." - N. Cumalı