- yol
isim Karada, havada, suda bir yerden bir yere gitmek için aşılan uzaklık, tarik
- hat
isim Çizgi
- yatak
isim Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşek"Sabahleyin onu aynı güzellikte bulacağım ümidiyle yatağımdan fırladım." - R. H. Karay
- suyolu
isim Sutaş
- yön
isim Belli bir noktaya göre olan yer, taraf
- dere
isim, coğrafya Genellikle yazın kuruyan küçük akarsu"Bu ensiz tahta köprü altında ince dere." - E. B. Koryürek
- boğaz
isim Boynun ön bölümü ve bu bölümü oluşturan organlar, imik, kursak"Ses, ciğerlerde biriken havanın boğaza çarpması demektir." - Ö. Seyfettin
- kullanmak
-i Bir şeyden belli bir amaçla yararlanmak"Parmaklarının arasındaki mendili eskiyinceye kadar kullandığın hiç oldu mu?" - H. C. Yalçın
- yöneltmek
-i, -e Bir şeye belli bir yön vermek, yönelmesini sağlamak, çevirmek, tevcih etmek
- çıkmak
-den İçeriden dışarıya varmak, gitmek"Ortalık ağarırken bir arkadaşımla yorgun adımlarla konaktan çıktık." - F. R. Atay
- oluk
isim Bir şeyin akmasına yarayan üst yanı açık boru"Değirmen oluğu."
- oymak
isim Aşiret
- çığır
isim Çığın kar üzerinde açtığı iz
- mecra
isim, coğrafya Yatak
- kanal
isim Bazı bölgeleri sulamak, kurutmak amacıyla veya gemilerin işlemesine elverişli, insan eliyle açılmış su yolu"Süveyş Kanalı." "Panama Kanalı."
- su yolu
isim, mimarlık Künk veya demir boru ile yapılmış oluk
- Uydu, Bir yayının işgal ettiği toplam frekans bölgesi veya bu bölgenin özel numarası.
- geniş boğaz
- arna
- arna, oluk, çevirmek, yöneltmek, yönlendirmek, arna açmak
- iletişim kanalı
- kanal açmak
- kanala dökmek
- mecraya sevketmek
- oluk demiri
- palasartalar