- avuç
isim Elin parmak uçlarıyla bilek arasındaki iç bölümü, apaz, hapaz, koşam
- bilek
isim Elle kolun, ayakla bacağın birleştiği bölüm"Kadın, ağır takılarla yüklü sol bileğini yeşil abajurun altına doğru uzatmış." - A. Ağaoğlu
- yumruk
isim Parmakların kapanmasıyla elin aldığı biçim"Dişlerini kilitleyerek iki yumruğunu havada salladı." - P. Safa
- el
isim, anatomi Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümü"El var, titrer durur, el var yumuk yumuk / El var pençe olmuş, el var yumruk" - Z. O. Saba
- el
isim Yakınların dışında kalan kimse, yabancı"Kâtip benim ben kâtibin, el ne karışır!" - Halk türküsü
- el
isim Ülke, yurt, il"Çöller, Yemen ellerinden beter imiş." - A. Gündüz
- işaret parmağı
isim Elde, başparmaktan sonraki parmak, gösterme parmağı, şehadet parmağı, salavat parmağı
- el yazısı
isim Kalemle yazılan yazı"İlk önce ikisinin el yazısını elde edeceğiz, sonra bu mektupla karşılaştıracağız." - A. Gündüz
- yumruklamak
-i Yumrukla vurmak"Ağzından kanla karışık diş parçalarını, onu yumruklayanların suratlarına tükürdü." - Halikarnas Balıkçısı
- muşta
isim Karşısındakine vurmak için özel olarak açılmış deliklerine parmakların geçirilmesi ile kullanılan demir parçası
- avuçlamak
-i Avuçla kavramak, avuçla almak, apazlamak, hapazlamak"Kapının sarı tokmağını avuçlayıp çeviriyor, kolaycacık açılıyor kapı." - Z. Selimoğlu
- dili el
- yumruk fiske