- hazır
sıfat Bir iş yapmak için gereken her şeyi tamamlamış olan, anık, amade, müheyya"Her şey emre müheyya, hazır bir vaziyette bekliyor." - E. M. Karakurt
- var
sıfat Mevcut, evrende veya düşüncede yer alan, yok karşıtı
- uygun
sıfat Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip"Ne var ki bunları şimdiye kadar kimseye anlatmadığım için uygun ifadeyi bulmakta zorlanıyorum." - İ. O. Anar
- geçerli
sıfat, hukuk Yürürlükte olan, uygulanan, meri, muteber
- boş
sıfat İçinde, üstünde hiç kimse veya hiçbir şey bulunmayan, dolu karşıtı"Yaralı kaymakamla iki emir eri de boş kalan kompartımana rahatça yerleştiler." - A. Gündüz
- mevcut
sıfat Var olan, bulunan"Dünya güzelliği sendedir mevcut / Hususi özenmiş yaratmış mabut" - Âşık Veysel
- kullanışlı
sıfat Rahatça kullanılabilen, ergonomik"Havaalanı vardı ama kullanışlı değildi, iş olsun diye yapılmıştı, işlevsel değildi." - Ü. Dökmen
- Turizm ve Otelcilik, Bir yer ayırtma mesajında şartlı bir durumu gösterir. Rezervasyon için müsait.
- elde bulunan
- kullanıma hazır
- kullanılabilir
- el altında bulunmak
- elde edilebilir
- elde edilebilir, bulunabilir, mevcut, elde, kullanılabilir, görüşmeye uygun, meşgul değil, müsait
- elde mevcut
- eldeki
- muteber olma