- rapor
isim Herhangi bir işte, bir konuda yapılan inceleme, araştırma sonucunu, düşünceleri veya tespit edilenleri bildiren yazı, yazanak"Baştakilere, bir kere daha uyarmak için zehir zemberek bir rapor gönderdi." - E. C. Güney
- hesap
isim Aritmetik
- değer
isim Bir şeyin önemini belirlemeye yarayan soyut ölçü, bir şeyin değdiği karşılık, kıymet"İnsan bir şeyin değerini ondan yoksun kalınca anlıyor." - Halikarnas Balıkçısı
- kar
isim Atmosferdeki su buharının yoğunlaşmasıyla oluşan ve yeryüzüne beyaz ve hafif billurlar biçiminde donarak düşen su buharı"Kıştı, yerler iki karış kar tutmuştu." - T. Buğra
- neden
zarf Bir olayı doğuran başka bir olayı sormak için kullanılan bir söz; niçin"Biz Şarklılar neden ille her şeyi büyütüp efsaneleştiririz?" - H. Taner
- sebep
isim Bir şeyin olmasına veya belli bir hâlde bulunmasına yol açan şey"Her medeniyet çöküş sebeplerini kendi içinde taşır." - C. Meriç
- hikâye
isim Bir olayın sözlü veya yazılı olarak anlatılması"Salonunda toplanmıştık geçen gece beş on kişi / Vardı onun kendine has bir hikâye söyleyişi" - E. B. Koryürek
- rivayet
isim Söylenti"O, yanıma oturarak kara haberlerden, kötü rivayetlerden bahsetti." - F. R. Atay
- beyan
isim Bildirme
- cevap vermek
karşılık olarak bildirmek veya söylemek"Çocuklara verecek cevabı her zaman vardı." - A. Kutlu
- pusula
isim Üzerinde kuzey güney doğrultusunu gösteren bir mıknatıs iğnesi bulunan ve yön tespit etmek için kullanılan kadranlı araç, yön belirteci"Tam kutup noktasında pusula deli olmuş gibi dönmeye başlar." - Ö. Seyfettin
- pusula
isim Küçük bir kâğıda yazılmış kısa mektup, tezkere"Hücrenin kapısında delikten bana bakan ere bir pusula uzatıp kumandana götürmesini istiyorum." - N. F. Kısakürek
- kıymet
isim Değer"Bir özleyiş ve bir korkudan sonra bayrağın kıymetini ne kadar daha başka, ne kadar daha yakından duyuyordum." - R. E. Ünaydın
- düşünmek
-i Aklından geçirmek, göz önüne getirmek"Ben şimdi o güzel çehreden başka / Ne bir yüz düşünür ne hatırlarım" - N. H. Onan
- inanmak
-e Bir şeyi doğru olarak benimsemek"Bizim şairlerimiz sanatın sanat için olduğuna inanırlar, başka bir ereği olabileceği akıllarına gelmez." - N. Ataç
- saymak
-i Bir şeyin kaç tane olduğunu anlamak için bunları birer birer elden veya gözden geçirmek, sayısını bulmak"Nara sormuşlar: -Tanelerin kaç tane? Yiyenler saysın bana ne- demiş." - B. R. Eyuboğlu
- ifade
isim Anlatım"Bu kitabın bende hazin bir intiba bıraktığını söylersem yanlış bir ifadede bulunmamış olurum." - A. H. Çelebi
- katiyen
zarf Hiçbir zaman, asla"Ekmek yediğin kapıya katiyen küfranlık etmeyeceksin." - K. Tahir
- avantaj
isim Üstünlük
- firma
isim, ticaret Tüzel kişiliği olsun olmasın bir ekonomik etkinlik birimi
- anlatmak
-i, -e Bilgi vermek, izah etmek"Gece sabaha kadar düşündüğü şeyleri babasına da anlatmak isterdi." - P. Safa
- açıklamak
-i Bir konuyla ilgili gerekli bilgileri vermek, izah etmek
- alaka
isim İlgi"Sporla alakası var, dedimse öyle sıkı fıkı bir alaka değil." - N. Hikmet
- yarar
isim Bir işten elde edilen iyi sonuç, fayda, avantaj"Al takke ver külah, kırsal kesimi çocuğunu okutmanın yararına inandırdık." - A. İlhan
- önem
isim Bir şeyin nitelik veya nicelik bakımından değeri olma durumu, ehemmiyet"Karacaoğlan'ı okudukça deyişin önemini daha iyi anlarız." - N. Ataç
- aşina
sıfat Bildik, tanıdık"Sanki herkes uzun yolculuktan yeni dönmüş ve aşinalara kavuşmuştu." - T. Buğra
- açıklama
isim Açıklamak işi, izah"Hiçbir açıklama yapmadan çıkıyorum odadan." - A. Ümit
- bağıntı
isim Bir nesneyi başka bir nesne ile uyarlı kılan bağ
- bildik
sıfat Tanıdık (kimse veya şey)"Bu kesin tavır, annemin bildik tavrı değildi." - A. Kutlu
- ehemmiyet
isim Önem"Bu kadarının hiç de ehemmiyeti yoktu." - N. F. Kısakürek
- tarif
isim Tanım"Tarife kalkma bizi / Ne şuyuz ne de buyuz / Adem denen denizi / Arayan birer suyuz" - E. B. Koryürek
- izahat
isim Açıklamalar"Buna nazaran şimdi vereceğim malumat ve izahatı anlamak daha kolay olacaktır." - Atatürk
- hasebiyle
zarf Nedeniyle
- tanım
isim Bir kavramın niteliklerini eksiksiz olarak belirtme veya açıklama, tarif"Ama bir yığın kadına uyabilirdi bu tanım." - Y. Atılgan
- Bilgisayar, Kullanıcı Bilgileri. Bir bilgisayara veya bilgisayar ağına bağlanmak için gerekli kullanıcı adı ve parolası gibi bilgileri içerir.
- dikkati çekme
- gözüyle bakmak
- banka hesabı
- cevabını vermek
- hesap vermek
- rapor, hikaye, tanım, önem, değer, itibar, avantaj, kâr, hesap, pusula, banka hesabı, hesap görme, hesaplaşma
- sebebini belirtmek
- sebebini izah etmek