Hikâye
anlamı isim (hikâ:ye) Arapça ḥikāye 'Hikâye' 1 kelime ve 6 harften oluşmaktadır.
-
![nedir]()
Türkçe-Dil Bilgisi, Olmuş ya da olabilecek olayları yere ve zamana bağlayarak bir kurgu içinde anlatan, insan yaşamından kesitler sunan kısa yazı türüne hikâye(öykü) denir. -
![nedir]()
Dil ve Anlatım, Gerçek veya tasarlanmış olayları anlatan düz yazı türü, öykü. -
![nedir]()
Sağlık-Tıp, 1. Hastanın rahatsızlığı ile ilgili geçmişi
2. Hastalığın teşhis ve tedavisiyle ilgili her türlü bilgi, epikriz -
![nedir]()
isim Bir olayın sözlü veya yazılı olarak anlatılması"Salonunda toplanmıştık geçen gece beş on kişi / Vardı onun kendine has bir hikâye söyleyişi" - E. B. Koryürek -
![nedir]()
Aslı olmayan söz, olay"Anlattıkları hep hikâye idi." -
![nedir]()
edebiyat Gerçek veya tasarlanmış olayları anlatan düzyazı türü, öykü -
![nedir]()
tıp (***) Hastanın rahatsızlığı ile ilgili geçmişi -
![nedir]()
tıp (***) Hastalığın teşhis ve tedavisiyle ilgili her türlü bilgi, epikriz
Hikâye ile ilgi cümleler (1)
Cümleleri oylama yaparak üst sıralara veya listenin en altına gönderebilirsin :).
0 Ağır bir hikaye uydurarak bir haftalık iznimin onaylanmasını istedim. Tutunuş - Halim Bahadır
"hikâye" ile ilgili yukarıdaki cümleleri beğenmedin mi? o zaman yeni cümle görmek için aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de hikâye -
hikâye birleşik zamanı : isim, dil bilgisi Yalın zamanlı bir fiilin geçmişte yapıldığını anlatan, idi > -di ekiyle kurulan kip"(geldi + idi) > geldiydi, (gelse + idi) > gelseydi."
-
uzun hikâye : isim, edebiyat Ayrıntılı olayları ve kişi kadrosu geniş olan hikâye türü, uzun öykü
-
hayat hikâyesi : isim Bir kişinin hayatı boyunca geçirdiği önemli olaylar ve evrelerin bütünü"Acıklı hayat hikâyesini kendi ağzından dinleyenler gözyaşlarına boğuldu." - L. Tekin
-
yılan hikâyesi : isim Uzayıp giden, bir türlü sonuca bağlanamayan sorun"Kırk üç senelik fırka ve siyaset maceralarını dinlerseniz bir yılan hikâyesi dinler gibi bunalırsınız." - Y. K. Beyatlı
-
hikâye etmek : ayrıntılarıyla anlatmak, söylemek"Salonunda toplanmıştık geçen gece beş on kişi / Vardı onun kendine has bir hikâye söyleyişi" - E. B. Koryürek
