anlami-nedir.com, nedir, nedemek
Kelime ve Karakter Sayacı

Yüz anlamı nedir? , Yüz ne demek ?

Kelimeler > Y ile başlayan kelimeler > yüz nedir?

Yüz
anlamı isim

'Yüz' 1 kelime ve 3 harften oluşmaktadır.

yüz foto galeri Foto Galeri
  • nedir Yapı-Dekorasyon, Yapının cephesi.
  • nedir Matematik-Geometri, Üç boyutlu bir cismin düzlemsel yüzeylerinden her biri.
  • nedir isim Doksan dokuzdan sonra gelen sayının adı
  • nedir Bu sayıyı gösteren 100 ve C rakamlarının adı
  • nedir sıfat On kere on, doksan dokuzdan bir artık
  • nedir Kere, kat vb. kelimeler ile birlikte kullanılarak yapılan işin çokluğunu abartılı bir biçimde anlatan söz"Hikmet Bey'in kurum ve edası, her zamankinden belki yüz kat üstündü." - S. M. Alus

Yüz ile ilgi resimler(1)

  • yüz galeri

Yüz ile ilgi cümleler (4)

Cümleleri oylama yaparak üst sıralara veya listenin en altına gönderebilirsin :).

1

Bu bizi saf bilmede sebat etmeğe, bu tür istemelerden yüz çevirmeğe çağırır usul usul. Arthur Schopenhauer - İsteme ve Tasarım Olarak Dünya

0

Gerçekten, yazgı, olanca hainliğini göstermek İsterse, acı çeken kişi bu sığınağından bile yüz geri edilir. Arthur Schopenhauer - İsteme ve Tasarım Olarak Dünya

0

Biri yüz dolara kanepesini satıyor, bir diğeri gitar amfisini elden çıkartmak istiyordu. Asla Vazgeçme - Harlan Coben

0

Artık trenle onların arasında üç yüz metre bile kalmamıştı. Gece Yarısını Dört Geçe - Stephen King

"yüz" ile ilgili yukarıdaki cümleleri beğenmedin mi? o zaman yeni cümle görmek için aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de yüz
  1. yüzbaşı : isim, askerlik Orduda rütbesi üsteğmenle binbaşı arasında olan subay

  2. yüzbeşlik : isim, askerlik Topçulukta ağır bombardımanda kullanılan bir top türü

  3. yüznumara : isim Tuvalet

  4. yüzyıl : isim Yüzyıllık süre, asır"Son yüzyıl içinde bizi bu hâlden kurtarmak isteyen hiçbir davranış şifa getiremedi." - N. F. Kısakürek

  5. yüz binlerce : sıfat Pek çok, çok sayıda"Yanımdan geçip giden yüz binlerce insan yüzü gördüm." - Halikarnas Balıkçısı

  6. yüz binlik : isim Yüz bin lira değerinde kâğıt para

  7. yüz kere : zarf Pek çok, tekrar tekrar, çok kez, defalarca"Yüz kere söyledim anlamadı." "Yüz kere anlattım, bir türlü aklı ermedi."

  8. yüz para : isim İki buçuk kuruş

  9. yüzde yüz : zarf Kesinlikle"Salâh güpegündüz içki içmeye yüzde yüz karşıdır." - S. Birsel


Yüz
anlamı isim

'Yüz' 1 kelime ve 3 harften oluşmaktadır.

yüz foto galeri Foto Galeri
  • nedir isim Başta, alın, göz, burun, ağız, yanak ve çenenin bulunduğu ön bölüm, sima, çehre, surat
  • nedir Yüzey"Suyun yüzünde."
  • nedir Kesici araçlarda ağız"Bıçağın keskin yüzü."
  • nedir Bir kumaşın dikiş sırasında dışa getirilen gösterişli bölümü
  • nedir Yorgana ve yastığa geçirilen kılıf
  • nedir Bir şeyin görünen bölümünde kullanılan kumaş"Yorgan yüzü. Kanepenin yüzü."
  • nedir Birinin görülegelen veya umulan hoşgörürlüğüne güvenilerek gösterilen cüret"Ne yüzle? Yüzü olmamak."
  • nedir Nedeniyle, sebebiyle"Bu yüzden Fuat Köprülü ile çatışmaya başlamışlardı gazetelerde." - Y. Z. Ortaç
  • nedir Yan, taraf
  • nedir Bir yapının dışa bakan düşey yüzeylerinin her biri"Ön yüz. Yan yüz. Arka yüz."
  • nedir Utanma"Adamda yüz yok ki!"

Yüz ile ilgi resimler(4)

  • yüz galeri
  • yüz galeri
  • yüz galeri
  • yüz galeri

Yüz ile ilgi cümleler (2)

Cümleleri oylama yaparak üst sıralara veya listenin en altına gönderebilirsin :).

0

Bu bizi saf bilmede sebat etmeğe, bu tür istemelerden yüz çevirmeğe çağırır usul usul. Arthur Schopenhauer - İsteme ve Tasarım Olarak Dünya

0

Gerçekten, yazgı, olanca hainliğini göstermek İsterse, acı çeken kişi bu sığınağından bile yüz geri edilir. Arthur Schopenhauer - İsteme ve Tasarım Olarak Dünya

"yüz" ile ilgili yukarıdaki cümleleri beğenmedin mi? o zaman yeni cümle görmek için aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de yüz
  1. yüzbeyüz : zarf Yüz yüze

  2. yüzsuyu : isim Bir kimsenin onuru, haysiyeti

  3. yüzüstü : zarf Yüzü yere gelecek biçimde, yüzükoyun"Dişçi, kendini yüzüstü bir kanepeye attı." - R. N. Güntekin

  4. yüzükoyun : zarf Yüzüstü"Tam otların sarardığı zamanlar / Yere yüzükoyun uzanıyorum" - B. Necatigil

  5. arayüz : isim, bilişim Bilgisayar yazılımlarının kullanıcı tarafından çalıştırılmasını sağlayan, çeşitli resimlerin, grafiklerin, yazıların yer aldığı ön sayfa

  6. içyüz : isim Herkesçe bilinmeyen, anlaşılmayan ve görünenden büsbütün başka olan neden veya nitelik, mahiyet, zamir (II), künh"Bu işin içyüzünü dostlarımızın bize gösterdikleri telgraf haberlerinden yeter bir vuzuh ile öğrenmekte gecikmemiştik." - Y. K. Karaosman

  7. gökyüzü : isim Atmosferin gözle görünen bölümü"Gökyüzünün başka rengi de varmış / Geç fark ettim taşın sert olduğunu" - C. S. Tarancı

  8. yeryüzü : isim, coğrafya Yer kabuğu

  9. yüz akı : isim Övünç kaynağı

  10. yüz görümlüğü : isim Damadın düğün günü geline verdiği armağan

  11. yüz göz : isim "Biriyle gereksiz yere, aşırı derecede senli benli olmak" anlamındaki yüz göz olmak deyiminde geçen bir söz"İkisinin de bu kadar az zamanda birbirleriyle bu derece yüz göz olmalarına şaşmamak mümkün değildi." - R. N. Güntekin

  12. yüz havlusu : isim Yüzü yıkadıktan sonra kurulamak için kullanılan havlu"Her gün evinden ... işlemeli bir yüz havlusu, resimli hazır yelpaze gibi şeyler getiriyor, odamı süslüyordu." - R. N. Güntekin

  13. yüz kalıbı : isim İnsan yüzüne alçı dökülerek alınmış kalıp

  14. yüz kaplama : isim Genellikle sert ve orta sert ağaçlardan biçilerek veya kesilerek elde edilen, kontratabla veya yonga levhalarının yüzlerine yapıştırılarak kullanılan, güzel desenli bir kaplama türü

  15. yüz karası : isim Utanılacak bir durum veya şey, yüz kiri"Bizim gibi yüzyıllar boyunca egemen olmuş, imparatorluklar kurmuş, zaferler kazanmış bir ulus için ne yaman bir yüz karasıdır bu." - T. Halman

  16. yüz kızartıcı suç : isim, hukuk İnsanlık onuruna yakışmayan suç"Zimmet, ihtilas, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık gibi suçlar yüz kızartıcı suçlardır."

  17. yüz kiri : isim Yüz karası

  18. yüz ölçümü : isim Bir yerin veya bir şeyin yüzeyini ölçme, mesaha

  19. yüz sabunu : isim Yüz yıkamak için kullanılan sabun

  20. yüz yazısı : isim Köylerde gelinin yüzüne yapıştırılan telli, pullu süsler

  21. yüz yüze : zarf Karşı karşıya, vicahen"Yüz yüze görüşmek istiyor, söyleyecekleri varmış." - A. Ümit

  22. yüze gülücü : sıfat İkiyüzlü, riyakâr"Hakikati bilmek kimini deli ediyor, yardakçı, yüzsüz, yüze gülücü veya ikiyüzlü ediyor." - T. Buğra

  23. yüze soğurma : isim, fizik, kimya Bir gazın veya sıvının, bir katının içine yüzeysel olarak girmesi, soğrumsama

  24. yüzü ak : sıfat Suçu ve utanılacak bir durumu olmayan (kimse)

  25. yüzü asık : sıfat Somurtkan, küskün (kimse)

  26. yüzü kara : sıfat Utanacak bir durumu olan (kimse)

  27. yüzü pek : sıfat Birine söylenmesi güç olan şeyi sıkılmadan söyleyebilen veya kendisinden istenilen şeyleri rahatlıkla geri çevirebilen (kimse)

  28. yüzü yerde : sıfat Alçak gönüllü (kimse)

  29. yüzü yumuşak : sıfat Kendisinden istenilenleri geri çeviremeyen (kimse)

  30. arka yüz : isim Bir şeyin arkada kalan yüzü

  31. çatık yüz : isim Öfkeli yüz, çatık çehre, çatık surat

  32. dış yüz : isim Bir şeyin dışarıdan görünüşü

  33. eğri yüz : isim Asık surat

  34. ekşi yüz : isim Ekşi surat

  35. güler yüz : isim İçten ve yapmacıksız, yumuşak, okşayıcı davranış"Her misafire gösterdiği bir güler yüzle içeriye girdi." - P. Safa

  36. iç yüz : isim Bir şeyin iç tarafı

  37. kara yüz : isim Utanç verici, yüz kızartıcı durum

  38. paralel yüz : isim, matematik Her yüzü bir paralelkenar olan biçme

  39. ters yüz : zarf Gerisin geriye, ters yüzü

  40. o yüzden : zarf Ondan dolayı

  41. şu yüzden : zarf Şundan dolayı

  42. ters yüzü : zarf Ters yüz"Satılmış'ın hiddetli hiddetli çıkışması üzerine dilini yutup ters yüzü mutfağına döndü." - E. E. Talu

  43. yorgan yüzü : isim Yorganı kirden ve dış etkilerden korumak için kumaştan yapılan yüz

  44. eli yüzü düzgün : sıfat Yüzüne bakılır, güzel (kimse)"Helal süt emmiş, kıvracık, eli yüzü düzgün, terbiyeli, edepli kızcağız." - E. E. Talu

  45. eli yüzü temiz : sıfat Düzgün"Sıkılmadan beklerseniz belki yine bir eli yüzü temiz parça dinlersiniz." - S. Erez

  46. yüz bulmak : ilgi ve yakınlık görmek

  47. yüz bulunca astar istemek : yüz verince astar istemek

  48. yüz çevirmek : gösterdiği ilgiyi kesmek

  49. yüz etmek : ısmarlamak, havale etmek

  50. yüz geri etmek : geri döndürmek

  51. yüz göstermek : ortaya çıkmak

  52. yüz kızartmak : sıkılarak yalvarmak

  53. yüz kızdırmak : utanmayı göze almak

  54. yüz surat davul derisi (veya mahkeme duvarı) : utanması olmayanlar için söylenen bir söz

  55. yüz sürmek : aşırı sevgi göstermek için yere eğilmek

  56. yüz takınmak : yüze verilen biçimle bir duyguyu belirtmek

  57. yüz tutmak : yönelmek

  58. yüzü sararmak : korku, üzüntü, coşku vb. sebeplerle yüzün rengi solmak

  59. yüz verince astar istemek : kendisine gösterilen küçük bir ilgiden şımararak geniş yetki elde etmeye, daha çok yarar sağlamaya çalışmak

  60. yüz vermemek : ilgi, yakınlık göstermemek

  61. yüz yapmak : makyaj yapmak

  62. yüz yazmak : makyaj yapmak

  63. yüz yüzden utanır : "insanlar karşı karşıya geldiklerinde daha kolay uzlaşabilirler" anlamında kullanılan bir söz

  64. yüze çıkmak : bir sıvının üst bölümüne çıkmak

  65. yüze duramamak : birinin hatırından çıkamamak, birinin hatırını kıramamak

  66. yüze gelmek : çekinmemek

  67. yüze gülmek : yalandan dost görünmek

  68. yüze vurmak : yüzüne vurmak

  69. yüzü düşmek : somurtmak

  70. yüzü asılmak : somurtmak

  71. yüzü gözü açılmak : sıkılmaz, utanmaz bir duruma gelmek

  72. yüzü gülmek : sevinci yüzünden belli olmak

  73. yüzü kalmamak : bir kimseden daha önce birçok ricada bulunduğu için yeni bir şey istemeye sıkılmak

  74. yüzü karışmak (veya allak bullak olmak veya alabora olmak) : can sıkıcı bir durum, yüzünden belli olmak

  75. yüzü kasap süngeriyle silinmiş : "utanmayan, utanması sıkılması olmayan" anlamında kullanılan bir söz

  76. yüzü kireç kesilmek : yüzünde renk kalmamak

  77. yüzü kireç gibi olmak (veya ağarmak) : yüzünde renk kalmamak, rengi solmak

  78. yüzü kızarmak : utanmak

  79. yüzü olmamak : bir şeye dayanamamak

  80. yüzü seçilmemek : açıkça tanınmamak, belli belirsiz görünmek

  81. yüzü sıcak olmak : çok sevilmek, hoşlanılmak

  82. yüzü suyu hürmetine : "birinin veya bir şeyin hatırına veya varlığına değer verildiği için" anlamında kullanılan bir söz

  83. yüzü suyuna : yüzü suyu hürmetine

  84. yüzü soğuk olmak : ürkütücü olmak

  85. yüzü yazılı kalmak : kullanılmak, yenilmek için hazırlanmışken herhangi bir sebeple olduğu gibi dokunulmadan kalmak

  86. yüzü yere gelmek (veya geçmek) : çok utanmak

  87. yüzünden akmak : herhangi bir durum yüzünden çok belli olmak

  88. yüzünden düşen bin parça olmak : öfke veya küskünlükten ileri gelen can sıkıntısıyla suratı asık olmak

  89. yüzünden kan damlamak : çok sağlıklı olmak, sağlığı yüzünün renginden belli olmak

  90. yüzünden okumak : ezbere değil, yazılmış kâğıttan okumak

  91. yüzüne bağırmak : birine öfke ile saygısızca sözler söylemek

  92. yüzüne bakamaz olmak : utanç, yüreksizlik vb. sebeplerle bir kimsenin karşısına çıkamamak

  93. yüzüne bakılır olmak : çirkin sayılmamak

  94. yüzüne bakılacak gibi olmak : çok çirkin olmamak

  95. yüzüne bakılmaz olmak : çok çirkin olmak

  96. yüzüne bakmamak : önem vermemek, ilgilenmemek

  97. yüzünün derisi yere geçmek : yüzü yere gelmek

  98. yüzüne bakmaya kıyamamak : biri çok güzel olmak

  99. yüzüne bir daha bakmamak : darılıp konuşmamak

  100. yüzüne duramamak : dayanamamak, bir isteğe hayır diyememek, kıramamak

  101. yüzüne gözüne bulaştırmak : bir işi becerememek, bozmak

  102. yüzüne gülmek : dostmuş gibi görünmek

  103. yüzüne hasret kalmak : birinden veya bir şeyden yoksun kalmak, özlemek

  104. yüzüne kan gelmek : sağlığı yerine gelmek, benzinin solgunluğu geçmek

  105. yüzüne karşı : bir kimsenin kendi önünde ve ondan çekinmeden

  106. yüzüne su çarpmak : yüzünü soğuk su ile yıkamak

  107. yüzüne tükürseler yağmur yağıyor sanır : çok arsız ve onursuz kimseler için kullanılan bir söz

  108. yüzüne vurmak (veya çarpmak) : ayıplayarak kusurunu yüzüne söylemek

  109. yüzünü buruşturmak (veya ekşitmek) : yüzüne öfke ve hoşnutsuzluk gösteren bir biçim vermek

  110. yüzünü duvara yapıştırmak : ilgiyi kesmek

  111. yüzünü gören cennetlik : uzun süre görünmeyen kimseler için söylenen bir söz

  112. yüzünü görmemek : uzun süre görmemek

  113. yüzünü güldürmek : birini mutlu etmek, birine iyilik etmek

  114. yüzünü karartmak : birine sinirlenerek somurtmak

  115. yüzünü kara çıkarmak : birini utandırmak

  116. yüzünü kızartmak (veya kızdırmak) : onuruna, gururuna önem vermeden bir şey istemek, utançla, utanarak istemek

  117. yüzünü şeytan görsün : sevilmeyen bir kimseye karşı duyulan nefreti belirtmek için kullanılan bir söz

  118. yüzüne yazmak : gelinin yüzünü süslemek

  119. yüzünü yere getirmek (veya geçirmek) : utandırmak, mahcup duruma düşürmek

  120. yüzünün derisi kalın : utanması, arlanması olmayan

  121. yüzünüze güller : iğrenç bir şey anlatılırken söylenen bir söz


Harf Analizi

  1. - Ünlü harf (1 tane) : ü
  2. - Ünsüz harf (2 tane) : y,z
  3. - İnce Ünlüler : (1) : ü
  4. - Yumuşak Ünsüzler : ( 2) : y,z

Yeni Bir Kelime Öğren?

  • Ham
  • Akça
  • Fikir yazısı
  • Yazı bilimi
  • Tekel
  • Akşam
  • Kesif
  • Tanıtma
  • Dolgu
  • Tatar

anlami-nedir.com'u Türkçe dil araçları sunan bir sözlüktür, yakın zamanda sadece anlamlar değil türkçe ingilizce sözlük, akademik aramalar ve birçok edebi araç ile karşınıza çıkacaktır.

anlami-nedir.com içeriklerini öncelikle TDK'dan sonra ise editörlerin kontrolünden geçirerek sizlere sunmaktadır, eğer bir hatalı kısım gördüyseniz lütfen iletişim'e geçiniz

Sizde Türkçemize katkıda bulunmak ve bilinmiyenleri aktarmak isterseniz editör olup paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Yunus Emre : "Biriktirdiğin değil, paylaştığın senindir"

Takip edin

Sitemap Yasal Konular İletişim Hakkında İndeksler Son Eklenenler Kelime Sayacı