anlami-nedir.com, nedir, nedemek
Kelime ve Karakter Sayacı

Içine çekmek anlamı nedir? , Içine çekmek ne demek ?

Kelimeler > I ile başlayan kelimeler > içine çekmek nedir?

Içine çekmek
anlamı

'Içine çekmek' 2 kelime ve 11 harften oluşmaktadır.

içine çekmek foto galeri
  • nedir soluk almak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan
  • nedir bilincine varmak, anlamak

Içine çekmek ile ilgi cümleler (2)

Cümleleri oylama yaparak üst sıralara veya listenin en altına gönderebilirsin :).

0

Sokaktakilerden daha zararlı ve içinde katran da olan bir dumanı içine çekmek için! Gayet Ciddiyim - Gülse Birsel

0

Gayri ihtiyari, kokuyu daha iyi içine çekmek için gözlerini yarı yarıya yumdu. Madame Bovary - Gustave Flaubert

"içine çekmek" ile ilgili yukarıdaki cümleleri beğenmedin mi? o zaman yeni cümle görmek için aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de içine çekmek
  1. iç açmak : gönle ferahlık vermek, gönlü ferahlatmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  2. iç bağlamak : iç tutmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  3. iç çekmek : üzüntüyle derinden soluk almak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  4. iç (veya içini) dökmek : derdini anlatmak, iç dünyasındaki duygu ve düşüncelerini bir bir anlatmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  5. iç etmek : eline geçen bir şeyi sahibine bildirmeyerek kendine mal etmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  6. iç geçirmek : derin soluk alarak üzüntüsünü belli etmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  7. iç gıcıklamak : istek uyandırmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  8. iç tutmak : yemişin içi oluşmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  9. içi açılmak : güzel bir şey karşısında sıkıntısı dağılmak, ferahlamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  10. içi alaylı, dışı kalaylı : "dışı süslü, güzel görünüşlü ancak içi berbat" anlamında kullanılan bir söz"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  11. içi almamak : midesi kabul etmemek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  12. içi bayılmak : çok acıkmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  13. içi beni yakar, dışı eli (veya seni) yakar : "dış görünüşü ile başkalarının hoşuna giden bir şeyin veya durumun gerçekte kötü yönleri olabilir" anlamında kullanılan bir söz"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  14. içi boşalmak : önemi ve anlamı kalmamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  15. içi bulanmak : kusacak gibi olmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  16. içi burkulmak : bir şeye çok üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  17. içi cız etmek : ansızın içi sızlamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  18. içi çekmek : istek duymak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  19. içi daralmak : sıkılmak, bunalmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  20. içi dayanmamak : acıklı bir durumu kaldıramamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  21. içi dışı bir (olmak) : düşündüğünü açıkça söyleyen, gizli bir düşüncesi olmayan, ikiyüzlü olmayan"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  22. içi dışına çıkmak : kusmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  23. içi erimek : kaygı duymak, çok üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  24. içi ezilmek : üzülmek, yüreği burkulmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  25. içi ezim ezim ezilmek : çok üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  26. içi geçmek : istemeden kısa bir süre uyuyuvermek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  27. içi gitmek : içi sürmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  28. içi götürmemek : acıklı bir durum karşısında dayanamamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  29. içi hop etmek : birdenbire heyecanlanmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  30. içi ısınmak : hoşlanmak, sevmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  31. içi içine geçmek : tedirgin olmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  32. içi içine sığmamak : telaş, sabırsızlık, coşkunluk göstermekten kendini alamamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  33. içi içini yemek : istediğini yapamama yüzünden üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  34. içi kabul etmemek : bir şeyden midesi bulanmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  35. içi kağşamak : isteksiz ve gönülsüz olmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  36. içi kalkmak (veya kabarmak) : iğrenmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  37. içi kan ağlamak : çok üzüntü duymak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  38. içi kapanmak : sıkılmak, bunalmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  39. içi kararmak : sıkılmak, bunalmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  40. içi kazınmak (veya kıyılmak) : açlıktan midesinde eziklik duymak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  41. içi paralanmak (veya parçalanmak) : birine acıyarak çok üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  42. içi rahat etmek : kaygı duyulacak bir konu bulunmadığını öğrenerek ferahlamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  43. içi sıkılmak : bunalmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  44. içi sızlamak : çok üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  45. içi sürmek : ishal olmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  46. içi titremek : özen göstermek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  47. içi vık vık (veya fık fık veya pır pır) etmek : sabırsızca, tedirgin davranmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  48. içi yağ bağlamak : yüreği yağ bağlamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  49. içi yanmak : çok susamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  50. içinde kaybolmak : göze çarpmamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  51. içinden bir şeyler kopmak : içi ezilmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  52. içinden çıkmak : karışık bir işin güçlüklerini yenebilmek, üstesinden gelmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  53. içinden geçirmek : bir şeyi yapmayı düşünmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  54. içinden geçmek : düşünmek, aklından geçmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  55. içinden gelmek : bir şeyi yapmak için içten bir istek duymak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  56. içinden kan gitmek : içi kan ağlamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  57. içinden konuşmak : kimsenin duymayacağı kadar alçak sesle konuşmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  58. içinden okumak : ses çıkarmadan okumak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  59. içinden olmak : bir yerin merkezinde yaşamak veya orada doğmuş bulunmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  60. içinden yanmak : çok istemek, sabırsızlık göstermek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  61. içine almak : kapsamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  62. içine ateş atmak : aşırı acı, sıkıntı veya üzüntü verecek davranışta bulunmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  63. içine ateş düşmek : büyük bir acı ve üzüntünün etkisi altına girmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  64. içine atmak : sıkıntısını kimseye belli etmemek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  65. içine baygınlıklar çökmek : sıkıntı, fenalık basmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  66. içine çekmek : soluk almak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  67. içine daralma gelmek : sıkıntı basmak, sıkılmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  68. içine dert olmak : bir şeyi yapamamaktan dolayı üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  69. içine doğmak : bir işin olacağını veya olduğunu hiçbir belirtiye dayanmadan önceden sezinlemek, malum olmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  70. içine dokunmak : dertlendirmek, üzmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  71. içine etmek (veya sıçmak) : bozup berbat etmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  72. içine fenalık gelmek (veya basmak) : ruhu daralmak, sıkılıp bunalmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  73. içine hüzün çökmek : kederlenmeye, hüzünlenmeye başlamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  74. içine işlemek : duygulanmak, etkilenmek, dokunmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  75. içine çekilmek (veya kapanmak) : dış dünyaya karşı ilgi ve ilişkisini kesmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  76. içine kurt düşmek : kendisine zararı dokunacak bir durum meydana geleceğinden kuşkulanmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  77. içine kuşku çökmek : içten içe şüphesi yoğunlaşmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  78. içine oturmak : çok etkilenmek, çok üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  79. içine sinmek : isteğince olduğu için huzur ve mutluluk duymak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  80. içine sokacağı gelmek : birini çok sevmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  81. içine su serpilmek : ferahlamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  82. içine tükürmek : bir şeyi bozup berbat etmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  83. içini açmak : derdini anlatmak, içini dökmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  84. içini bayıltmak (veya kıymak) : tatlı, ağır gelip artık yiyememek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  85. içini boşaltmak : sıkıntı ve derdini söylemek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  86. içini burkmak : üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  87. içini çekmek : iç çekmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  88. içini çürütmek : ruhunu karartmak, bezdirmek, yıldırmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  89. içini dondurmak : şaşırtmak, ürpertmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  90. içini ezmek : üzüntüsünü, sıkıntısını duymak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  91. içini ısıtmak : hoş, tatlı ve huzur verici duygular uyandırmak, coşku vermek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  92. içini karartmak : bunalıma veya sıkıntıya sokmak, endişeye düşürmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  93. içini kemirmek : bir üzüntüden rahatsızlık duymak, tedirgin olmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  94. içini kurt yemek (veya kemirmek) : sürekli bir kaygı içinde bulunmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  95. içini parçalamak (veya parça parça etmek) : çok üzülmek, aşırı derecede sıkılıp harap olmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  96. içini okumak : birinin gizli, saklı düşüncelerini anlamak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  97. içini sıkmak : sıkıntı vermek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  98. içini sızlatmak : üzülmesine sebep olmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  99. içini yakmak : çok üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  100. içini yemek : şüphe içinde kıvranarak çok üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  101. içinin ateşi küllenmek : sıkıntıdan kurtulmak"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan

  102. içinin yağı erimek : telaş veya kaygı ile üzülmek"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan


Harf Analizi

  1. - Ünlü harf (5 tane) : i,e
  2. - Ünsüz harf (6 tane) : ç,n,k,m
  3. - İnce Ünlüler : (2) : i,e
  4. - Sert Ünsüz : (2) : ç,k
  5. - Yumuşak Ünsüzler : ( 2) : n,m

Yeni Bir Kelime Öğren?

  • Miço
  • Kalfa
  • Unforeseen
  • Tomruğa vermek
  • Crudeness
  • Mürit
  • Üniversiteli
  • Unlooked-for
  • Unannounced
  • Gnarled

anlami-nedir.com'u Türkçe dil araçları sunan bir sözlüktür, yakın zamanda sadece anlamlar değil türkçe ingilizce sözlük, akademik aramalar ve birçok edebi araç ile karşınıza çıkacaktır.

anlami-nedir.com içeriklerini öncelikle TDK'dan sonra ise editörlerin kontrolünden geçirerek sizlere sunmaktadır, eğer bir hatalı kısım gördüyseniz lütfen iletişim'e geçiniz

Sizde Türkçemize katkıda bulunmak ve bilinmiyenleri aktarmak isterseniz editör olup paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Yunus Emre : "Biriktirdiğin değil, paylaştığın senindir"

Takip edin

Sitemap Yasal Konular İletişim Hakkında İndeksler Son Eklenenler Kelime Sayacı