- tok
sıfat Açlığını gidermiş, doymuş, aç karşıtı
- ağır
sıfat Tartıda çok çeken, hafif karşıtı"Kurşun, ağır bir madendir. Taş yerinde ağırdır."
- kısa
sıfat Boyu, uzunluğu az olan, uzun karşıtı"Kısa boylu Japon cinsi bile sporla üç parmak uzadı." - A. Haşim
- bodur
sıfat Enine göre boyu kısa ve tıknaz"Bir av arıyormuş gibi tereddütlü adımlarla bodur böğürtlen dallarını hışırdatarak şoseye indi." - Ö. Seyfettin
- cansız
sıfat Canını yitirmiş, ölmüş"Cansız bir kuş."
- aynasız
sıfat Aynası olmayan
- sıkıcı
sıfat İç sıkan, can sıkan, tedirgin eden"Etrafında her şey ona sıkıcı ve manasız geliyor." - H. Taner
- hantal
sıfat Kocaman, iri, kaba"Epey iri ve hantal bir vücudu vardı." - A. H. Tanpınar
- adi
sıfat Değersiz, kötü, sıradan, hiçbir özelliği olmayan"Sonra redingot devri geldi ve redingot içinden yarı uşak, yarı kapı kulu, riyakâr, adi bir nesil türedi." - Y. K. Karaosmanoğlu
- sönük
sıfat Sönmüş olan"Karşımdaki duvara takılmış iki ampulden biri sönüktü ve bir gözü kırpılmış bir insan gibi bana bakıyordu." - K. Bilbaşar
- fazla dolu
- hazmı güç
- sindirimi güç