- ayak
isim, anatomi Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü
- âlem
isim, gök bilimi Evren
- olağan
sıfat Sık sık olan, olagelen, doğal, tabii, olmadık karşıtı"Dilimizi doğru yazmak, doğru konuşmak olağan değil ulusal bir görevdir." - T. Buğra
- derece
isim Bir süreç içindeki durumlardan her biri, basamak, aşama, rütbe, mertebe"Hukuk tahsilini Paris'te bitirmiş, birinci derece diploma almıştı." - Ö. Seyfettin
- direk
isim Ağaçtan veya demirden yapılan uzun ve kalın destek"Kayıkçı yelkeni açmak için ilkin direği yerine oturtmalıdır." - S. Birsel
- model
isim Resim, heykel vb. yapılırken baka baka benzetilmeye çalışılan nesne veya kimse, örnek
- destek
isim Bir şeyin yıkılmaması için konulan eğik veya düz dayak, payanda
- genel
sıfat Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi"Genel seçim. Genel tarih."
- ayar
isim Bir aygıtın gereken işi yapabilmesi durumu"Saatin ayarı bozuk. Televizyonun ses ayarı iyi."
- bayrak
isim Bir milletin, belli bir topluluğun veya bir kuruluşun simgesi olarak kullanılan, renk ve biçimle özelleştirilmiş, genellikle dikdörtgen biçiminde kumaş, sancak"Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır / Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır" - M. C
- ölçü
isim Bir niceliği, o nicelik için kabul edilmiş birimlerden birine göre oranlayarak değerlendirme, mizan
- kalite
isim Nitelik"Bizde de Türk edebiyatı ne kadar millî kaynaklara gitmiş ise kalite bakımından o kadar yükselmiştir, denilebilir." - M. Kaplan
- standart
sıfat Belli bir tipe göre yapılmış veya ayrılmış, ölçün, ölçünlü, tek biçim
- ölçek
isim Birim kabul edilen herhangi bir şeyin alabildiği kadar ölçü
- flama
isim İşaret olarak veya çeşitli amaçlarla kullanılan küçük bayrak
- sancak
isim Bayrak, liva
- normal
sıfat Kurala uygun, alışılagelen, olağan, düzgülü, aşırılığı olmayan, uygun"Atatürk'ün normal zamanlarda insana okşamak arzusunu veren ipek gibi saçları birdenbire yelelenirdi." - Y. K. Karaosmanoğlu
- düzey
isim Bir yüzeyin veya bir noktanın yüksekliğindeki yatay sınır, seviye"Su düzeyi."
- prensip
isim, mantık İlke"Bunlar için esaslı bir prensip kararı alınmalıdır." - M. Ş. Esendal
- payanda
isim Destek
- seviye
isim Düzey"Eski güzel sakalını bile birkaç günlük uzunca bir tıraş seviyesine indirmiştir." - R. N. Güntekin
- norm
isim, felsefe, toplum bilimi Yargılama ve değerlendirmenin kendisine göre yapıldığı ölçüt, uyulması gereken kural, düzgü
- kaide
isim Kural"Onları sıkmamak için bahçeyi terk etmek zarafetin en sade kaidelerindendi." - H. Z. Uşaklıgil
- ölçüt
isim Bir yargıya varmak veya değer vermek için başvurulan ilke, kıstas, mısdak, kriter"Geç kalmış bile olsak biz Batı'ya, Batı'nın uygarlık ölçü ve ölçütlerine çoktan uymuşuz." - T. Dursun K
- ilke
isim Temel düşünce, temel inanç, umde, prensip"İlkelerine sıkı sıkıya bağlı, bilinçli ve ödün vermez bir insandı." - H. Taner
- sembol
isim Simge"Bir amaç uğruna göze alınacak sıkıntı ve zorlukların sabit sembolleri işimize yaramayabilir." - İ. Özel
- kıstas
isim Ölçüt"Dedektif romanlarında suçluyu ararken kullanılan bir kıstası burada da kullanabiliriz." - H. Taner
- kriter
isim Ölçüt
- miyar
isim Değerli madenlerde yasanın istediği ağırlık, saflık ve değer derecesini gösteren ölçü
- ölçün
sıfat Standart
- ölçü birimi
- herkesçe itibar edilen
- para mikyası
- standard
- standart, bayrak, sancak, standart, kabul edilen, standart