- açıkgöz
sıfat Uyanık davranarak çıkar sağlayan, imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen, cingöz, uyanık, kurnaz (kimse)"Bu insanların alabildiğine açıkgöz ve çakır pençe olduklarını bir kere daha anlardık." - A. H. Tanpınar
- şeytan
isim, din b. (***) Hz. Âdem'e secde etmediği için cennetten kovulan, insanları Allah'ın emirlerine karşı kışkırtan, kötülüğe yönelten cin, iblis
- usta
isim Bir zanaatı gereği gibi öğrenmiş olan ve kendi başına yapabilen kimse"Nöbetçi, ustanın anasına ters ters baktı." - N. Hikmet
- becerikli
sıfat Becerisi olan, elinden iş gelen, usta, maharetli, mahir, mahirane"Halk, onun çok becerikli bir müdür olduğuna inanır." - S. Birsel
- hilekâr
sıfat Hileci"Münafık, hilekâr, mürai bir adam olarak şöhret almışsınız." - E. E. Talu
- muzip
sıfat Takılgan"Hiç de yaramaz ve muzip bir çocuk olamamakla beraber ona kötü oyunlar oynamaktan çekinmemişimdir." - Y. K. Karaosmanoğlu
- hilebaz
sıfat Hileci
- kurnaz
sıfat Kolay kanmayan, başkalarını kandırmasını ve ufak tefek oyunlarla amacına erişmesini beceren, açıkgöz, hin"Kurnaz Ünal, böyle vakitsiz gelişinden pirelendiğini anlamıştı." - O. Kemal
- hünerli
sıfat Hüneri olan (kimse)
- ustalık
isim Usta olma durumu
- mahir
sıfat Becerikli, yetenekli"Erkek aldatmakta çok mahirsin." - H. R. Gürpınar
- yetenekli
sıfat Yeteneği olan, kabiliyetli, istidatlı"Galiba o da babası gibi pek yetenekli değil." - A. Ümit
- sinsi
sıfat Gizli ve kurnazca kötülük yapan"Bu kadın ne kadar inatçı, sinsi bir kadın!" - M. Ş. Esendal
- marifetli
sıfat Usta, hünerli