anlami-nedir.com, nedir, nedemek
Kelime ve Karakter Sayacı

quick

Kelimeler > Q ile başlayan kelimeler > quick nedir ?
quick
quick, quick nedir ,quick ne demek
  • hazır

    sıfat Bir iş yapmak için gereken her şeyi tamamlamış olan, anık, amade, müheyya"Her şey emre müheyya, hazır bir vaziyette bekliyor." - E. M. Karakurt

  • Keskin

    sıfat Çok kesici, iyi kesen"Sonunda keskin bir taşı testere gibi kullanarak ipi incelte incelte kopardı." - H. R. Gürpınar

  • surat

    isim Yüz (II)"Neredense suratına bir de sinek musallat olmuştu." - A. İlhan

  • canlı

    sıfat Canı olan, diri, yaşayan"Bütün canlıların kendilerini yarı baygın, uykulu, hareketsiz bir tembelliğe bıraktıkları saatler başlamıştı." - N. Cumalı

  • tez

    sıfat Çabuk olan, süratli

  • tez

    isim, mantık Sav

  • atık

    isim Hastane, ev, fabrika vb. yerlerde kullanılmış, artık işlenemez veya çevre için zarar oluşturan her türlü madde

  • kısa

    sıfat Boyu, uzunluğu az olan, uzun karşıtı"Kısa boylu Japon cinsi bile sporla üç parmak uzadı." - A. Haşim

  • çabuk

    sıfat Hızlı, müstacel, yavaş karşıtı"Yüreği ağzında, atabildiği kadar çabuk adımlarla o tarafa seğirtti ve çocuğun ardından koridora girdi." - E. Şafak

  • işlek

    sıfat Çok işleyen, canlı, hareketli"İki harp esnasında, burası kolay kazançların, vurgunculuğun en işlek merkezlerinden biriydi." - Y. K. Karaosmanoğlu

  • acele

    sıfat Hızlı yapılan, çabuk, tez, ivedi"Adam, acele adımlarla tekrar geri dönüyor, süratle merdivenlerden iniyor." - E. M. Karakurt

  • his

    isim Duygu"Sevgiyi tanımayanlar ayrılığın acısını da bilmezler, özlemezler ve gurbet hissi duymazlar." - M. Kaplan

  • seri

    isim Herhangi bakımdan bir bütün oluşturan şeylerin tümü, dizi"Bu, seri hâlinde yazılmış bir yazı değildir." - S. F. Abasıyanık

  • seri

    sıfat Hızlı"Nazik ve oynak tavırlar, seri kelimelerle sözüne devam etti." - R. N. Güntekin

  • suratlı

    sıfat Yüzü ...-yı andıran"Hatta bu kararlı ve aceleci hâliyle katil suratlı kahveciyi ürkütmeyi başardığı bile söylenebilirdi." - İ. O. Anar

  • diri

    sıfat Yaşamakta olan, yaşayan, canlı, ölü karşıtı"Duydum, görmedimse de hortlayan ölüleri / Fakat hortlak diriden kimin vardır haberi?" - F. N. Çamlıbel

  • ateşli

    sıfat Ateşi olan"Ateşli hasta."

  • hızlı

    sıfat Çabuk, seri, süratli"Bir akşamüzeri her zamanki hızlı adımlarla geldi." - A. Kutlu

  • parlak

    sıfat Parlayan, ışıldayan"Siyah, çıplak dallarda henüz kuruyamayan su damlaları parlak, mavi birer boncuk gibi parlıyordu." - H. E. Adıvar

  • faal

    sıfat Çok çalışan, çalışkan, canlı, hareketli, aktif"Medeni milletler arasında faal bir unsur olabileceğimizi ispat etmemiz lazımdır." - F. R. Atay

  • hassas

    sıfat Duyum ve duyguları algılayan"Halıda kaybolan ayak seslerini evvela Peregrini'nin hassas kulakları sezdi." - H. E. Adıvar

  • anlayışlı

    sıfat Anlayışı olan, ferasetli, izanlı, zeki

  • titiz

    sıfat Çok dikkat ve özenle davranan veya böyle davranılmasını isteyen (kimse), memnun edilmesi güç, müşkülpesent"Kendisi gayet titiz, kibirli, azametli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar imiş." - A. Rasim

  • çevik

    sıfat Kolaylık ve çabuklukla davranan, tetik, atik, atik tetik"Sofrada Atatürk'ün pek kuvvetli ve çevik birkaç arkadaşı vardı." - F. R. Atay

  • zeki

    sıfat Anlama, kavrama yeteneği olan, zekâsı olan, zeyrek"En zeki hayvan maymundur."

  • hemen

    zarf Çabucak"Bugün yarın Kayseri'den haber gelir zaten. Hemen gideriz." - N. Hikmet

  • gebe

    sıfat Karnında yavru bulunan (kadın veya hayvan), yüklü, hamile, iki canlı, aylı"Gebe kadın. Gebe inek."

  • hamile

    sıfat Gebe"Şu arkamdaki hamile kadına bir yer arıyorum." - B. Felek

  • ivedi

    sıfat Acele

  • çabucak

    zarf Vakit geçirmeden, kısa sürede, aceleten, acilen, alelacele, anında, bir anda, bir çırpıda, birden, bir hamlede, bir koşu, bir lahzada, bir solukta, çabucacık, çabuk, çabukça, çarçabuk, dakikasında, derakap, derhâl, hemen, hemencecik, hemencek, hızla, hızlı, hızlı hızlı, ivedilikle, lahzada, müstacelen, palas pandıras, serian, süratle, şipşak, takkadak, tez beri, tezce, tezelden, yellim yelalim"Yatakta çabucak doğruldu." - A. İlhan

  • süratle

    zarf Çabucak"Adam, acele adımlarla tekrar geri dönüyor, süratle merdivenlerden iniyor." - E. M. Karakurt

  • çabuk kızan
  • hayatta
  • tez elden
  • yaşayan
  • çabuk tez çevik
  • çabuk, hızlı, süratli, tez, çabuk, çabuk kavrayan, anlayışlı, zeki, çabuk parlayan, ateşli, tırnak altındaki duyarlı et, çabucak, süratle, hemen
Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş Paylaş

Yeni Bir Kelime Öğren?

  • hıfzetmek
  • oksitlenmek
  • rayına girmek
  • rayına oturtmak
  • yanaşık nizam

anlami-nedir.com'u Türkçe dil araçları sunan bir sözlüktür, yakın zamanda sadece anlamlar değil türkçe ingilizce sözlük, akademik aramalar ve birçok edebi araç ile karşınıza çıkacaktır.

anlami-nedir.com içeriklerini öncelikle TDK'dan sonra ise editörlerin kontrolünden geçirerek sizlere sunmaktadır, eğer bir hatalı kısım gördüyseniz lütfen iletişim'e geçiniz

Sizde Türkçemize katkıda bulunmak ve bilinmiyenleri aktarmak isterseniz editör olup paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Yunus Emre : "Biriktirdiğin değil, paylaştığın senindir"

Takip edin

Sitemap Yasal Konular İletişim Hakkında İndeksler Son Eklenenler Kelime Sayacı