- açık
sıfat Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı"Açık pencereden, pastırma yazının mavi ışıkları girmekte." - E. Atasü
- doğru
sıfat Bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık karşıtı
- tam
sıfat Eksiksiz, kesintisiz"Tam iki saat yalandan tamirle uğraştım." - A. Gündüz
- belli
sıfat Beli olan"Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin?" - N. Araz
- belli
sıfat Bilinmedik bir yanı olmayan, malum"Hâlimiz, vaktimiz sizce belli." - H. R. Gürpınar
- kesin
sıfat Şüphe ve duraksamaya yer bırakmayan veya geri dönülmeyen, değişmez, mutlak, kati, maktu"Sevmem kesin sözleri, bir kesin söz duydum mu tersine söylemek gelir içimden." - N. Ataç
- kesintisiz
sıfat Aralıksız"Kesintisiz kahkahalarla gülmekte, sevinçten oynamaktadır." - T. Oflazoğlu
- belirli
sıfat Açık ve kesin olarak sınırlanmış veya kararlaştırılmış olan, muayyen"Öteki arkadaşımız da belirli saatte nöbetinin başında olacaktı." - E. Bener
- tamamen
zarf Bütün olarak, büsbütün, baştan sona"Ulaşım çileleri böylece giderilince köprüyü tamamen unutmuşlardı." - A. Kulin
- kusursuz
sıfat Kusuru olmayan, mükemmel"Kadının kendi şiir hem kusursuz bir şiir." - A. Gündüz
- katı
sıfat Sert, yumuşak karşıtı"Bu hâl, onu ilk defa giyilen katı gömlek gibi sıkıyordu." - F. R. Atay
- tamam
sıfat Bütün, tüm"Paranın tamamını verdim."
- dakik
sıfat Düzenli işleyen, aksamayan
- titiz
sıfat Çok dikkat ve özenle davranan veya böyle davranılmasını isteyen (kimse), memnun edilmesi güç, müşkülpesent"Kendisi gayet titiz, kibirli, azametli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar imiş." - A. Rasim
- sahih
sıfat Gerçek, doğru, sağın, hakiki"Gazeteler bir şey yazmadılar; bize resmî, sahih hiçbir malumat vermiyorlar." - M. Ş. Esendal
- eksiksiz
sıfat Eksiği olmayan, tam, tamam
- kesinlik
isim Kesin olma durumu, katiyet"Bu sözde kesinlik yok."
- kesinlikle
zarf Kesin bir biçimde, kesin, kesin olarak, kesinkes, yüzde yüz, her hâlde, her hâlükârda, mutlak, mutlaka, katiyen, banko"Kimsenin üzerinde durmadığı birkaç ünlü kişiden birisi de kesinlikle o idi." - T. Buğra
- çok dikkatli
- dakiklik
- kural dışına çıkmayan
- tam, doğru, kesin, titiz, kusursuz