- pek
sıfat Sert, katı
- çok
sıfat Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı"Bana matematik çok kolay geldi." - F. R. Atay
- pek çok
sıfat Yeterinden fazla, bir hayli"Ona hayran olanlarımız pek çok fakat ne yazık ki onu hakkıyla okumuş ve anlamış bulunanlarımız pek azdır." - İ. A. Gövsa
- hayli
sıfat Çok"Akşamları Zeyno, çeşme başında hayli zor bir duruma düşüyordu." - H. E. Adıvar
- birçok
sıfat Oldukça çok, sayısı belirsiz, bir hayli, müteaddit"Bir insan için güzel olanın, daha birçok insan için de güzel olması pek muhtemeldir." - N. Ataç
- epey
zarf Az denmeyecek kadar, oldukça, hayli, epeyi, epeyce, epeyice"Epey yürüdü ve üç sokak daha değiştirdi." - T. Buğra
- hemen hemen
zarf Nerede ise, az zaman sonra"Hemen hemen hepsi vatana döndüler." - B. Felek
- fazla
sıfat Gereğinden, alışılmıştan çok, aşırı olan, ziyade"Yaşamak için çok zorluk çekiyordu. Fazla olarak hastaydı." - R. N. Güntekin
- çokça
zarf Oldukça fazla, aşırı miktarda, fazlaca"Benden utanırlar, odada çokça koca lakırtısı olsa kalkar kaçarlar." - M. Ş. Esendal
- yeterince
zarf Gerektiği kadar, gereğince, istenildiği kadar, yeter sayıda, kararında"Rahmi psikolojik savaş sessizliğini yeterince uzattıktan sonra özür diler gibi konuştu." - T. Buğra
- fazla derecede
- klymet vermek
- çok miktarda şey
- çok şey
- çok, köp, hemen hemen, birçok yönden, pek, çok, fazla