- şerit
isim Dar, uzun dokuma veya kumaş parçası"Güzel bir şeritle künyemi göğsüme bağladım ve gittim." - F. R. Atay
- bağ
isim Bir şeyi başka bir şeye veya birçok şeyi topluca birbirine tutturmak için kullanılan ip, sicim, şerit, tel vb. düğümlenebilir nesne"Ayakkabının bağı çözüldü."
- bağ
isim Üzüm kütüklerinin dikili bulunduğu toprak parçası
- kordon
isim Genellikle ipekten yapılmış kalın ip"Yaver kordonu."
- kaytan
isim Pamuk veya ipekten sicim"Nefise, titreyerek bir küçük torbaya benzeyen bu atlas kesenin kaytanını çözdü, ağzını açtı." - H. Z. Uşaklıgil
- dövmek
-i Tokat, yumruk, tekme vurarak canını acıtmak"Harp Divanına vermeden önce şurada kemiklerini kırıncaya kadar bir dövsem!" - H. E. Adıvar
- bağlamak
-i, -e Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak"Gemiyi iskeleye bağlamak."
- dantel
isim Her türlü iplikle örülen veya bir kumaşın kenarına işlenen türlü biçimde ince ve ağ görünümünde örgü, tentene"Gözlerini açıp Maviş Hanım'ı elinde tığ, pencerenin önüne oturmuş, sabırla dantel örüyor görmüyor mu?" - A. İlhan
- oya
isim Genellikle ipek ibrişim kullanarak iğne, mekik, tığ veya firkete ile yapılan ince dantel"Dikişe, oyaya başladı, hanım hanımcık yaşıyordu, memnundu." - R. H. Karay
- bağcık
isim Bağlama işinde kullanılan şerit biçiminde bağ"İnce belini önden bağcıklarla bağlanmış bir korsaj sıkmıştı." - N. Eray
- Moda ve Dikiş-Nakış, Dantel.
- dantel ile süslemek
- kaytan geçirip bağlamak
- renkler ile çizgilemek
- bağcık, bağ, dantela, bağlamak,
- Brüksel danteli. point lace igne ile işlenen dantel
- bağ şerit dantel
- dantela
- içkiye hafif alkol katmak. lace into yumrukla saldırmak
- karo danteli. Brussels lace Brüksel'de yapılan bir çeşit ince dantel
- kordon. lace tree dantel ağacı
- korse kaytanını çekerek beli sıkıştırmak
- oya.
- şiddetle azarlamak
- şiddetle azarlamak.