Bağlamak
anlamı -i, -e 'Bağlamak' 1 kelime ve 8 harften oluşmaktadır.
- Mutfak - Yemek, Sos, çorba ve yahni gibi sulu yiyecekleri koyulaştırma işlemi. Bunun için eskiden ekmek içi veya yumurta sarısı kullanılırdı. Türk mutfağında Çerkez tavuğunun sosu ve terbiyesi hala Ortaçağ yöntemleri ile yapılır. Bağlamak için daha sonra unla karıştırılmış yağ kullanıldı. Bazen de daha yaygın olarak bunlar meyane haline getirilerek bağlayıcı görevi gördü. Modern mutfak ise en çok mısır nişastası ve kremayı en iyi iki bağlayıcı kabul ediyor.
- -i, -e Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak"Gemiyi iskeleye bağlamak."
- Düğümlemek"İpi ipe bağlamak."
- -i Yaraya ilaç koyup bezle sarmak"Yarayı bağlamak."
- -i Denk yapmak, paket yapmak"Yatakları bağlamak. Eşyayı bağlamak."
- Anlaşma yapmak"İşleri bugün sözleşmeye bağladı."
- -i Uyulması zorunlu olmak"Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır." - Anayasa
- -i, -e Eklemek, bir araya getirmek, birleştirmek
- Başka bir işle uğraşamaz durumda olmak"Bu iş beni bağladı."
- -i Sona erdirmek, bitirmek, tamamlamak
- -i Geçişi engellemek"Bütün yolları bağlamışlar."
- -i Birini söz veya yazı ile bağlamak, taahhüt etmek, angaje etmek
- -i Büyü, muska vb.nin aracılığıyla birinin birtakım isteklerini veya yetkinliğini engellemek, yok etmek
- Gönlünü kazanmak"Bu davranışınız beni size bağladı."
- Birinde bir şeye karşı ilgi, istek uyandırarak o şeye ilgi, yakınlık duymasını sağlamak
- Bütün ilgisini bir yerde yoğunlaştırmak"Kızım, ne yapsak da seni bu eve bağlayabilsek acaba?" - R. N. Güntekin
Bağlamak ile ilgi cümleler (0)
"bağlamak" ile ilgili cümle görmek istiyorsan, aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de bağlamak -
biçerbağlar : isim Ekini hem biçen hem de bağ durumuna getiren makine