- büyük
sıfat Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), makro, küçük karşıtı"Büyük ağaçların altında, gazinoya doğru gidiyoruz." - Y. Z. Ortaç
- ağır
sıfat Tartıda çok çeken, hafif karşıtı"Kurşun, ağır bir madendir. Taş yerinde ağırdır."
- etkili
sıfat Etkisi olan, tesirli, müessir, patetik"Hayli etkili bir yer altı çalışması yapılıyormuş." - A. İlhan
- ağırbaşlı
sıfat Davranışları ölçülü, olgun (kimse), vakur, ciddi, hoppa karşıtı"Büyüdükçe sabırlı, ağırbaşlı bir insan oldu." - Y. Atılgan
- gerekli
sıfat Yapılması, olması veya bulunması uygun olan, yerinde olan, lüzumlu, vacip, mukteza, zaruri"Bize gerekli olan şey, adamakıllı bir harita, bir de kılavuz." - H. E. Adıvar
- mühim
sıfat Önemli"Sivas'tan yükseltilen bu sedanın düşmanlar için ne kadar kuvvetli ve mühim olduğu takdir buyrulur." - Atatürk
- önemli
sıfat Önemi olan, mühim, ehemmiyetli"Benim için ne kadar önemli olduğunu tahmin edebilirsiniz." - T. Buğra
- ciddi
sıfat Şaka olmayan, gerçek"Kısa zamanda yarı şaka, yarı ciddi tenkit edecek kadar yakınlaşmışlardı." - T. Buğra
- epeyce
zarf Epey"Türkiye'deyken epeyce çalışmıştım Almancaya." - N. Uygur
- saygın
sıfat Saygı gören, sayılan, hatırlı, itibarlı, muteber"Artık saygın biri olmasına ramak kalmıştı." - İ. O. Anar
- faydalı
sıfat Yararlı"Çok faydalı bir şeyi anlatmak istiyorum." - N. F. Kısakürek
- azametli
sıfat Ulu, çok büyük
- ehemmiyetli
sıfat Önemli"Bir cemiyetin ilerlemesi, neyin ehemmiyetli olduğunu bilmeye bağlıdır." - M. Kaplan
- elzem
sıfat Çok gerekli, vazgeçilmez"Hükmün muteber olması için ittifakla alınması elzemdir." - T. Buğra
- gerek
isim İcap"Vaziyeti bir bütün hâlinde ve bir anda kestirdikten sonra anların gereklerine göre davranırım." - N. F. Kısakürek
- gururlu
sıfat Kendi kişiliğine önem veren, onurlu, mağrur"Hâlet Efendi akıllı, iktidarlı, cerbezeli, gururlu, insafsız, garazkâr bir adamdı." - A. Ş. Hisar
- kibirli
sıfat Kendini büyük gören, büyüklenen, gururlu"Kendisi gayet kibirli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar." - K. Tahir
- lazım
sıfat Gerek, gerekli"Yaratıcı hamleler yapmak isteyen bir millet için mutlaka bir şeye inanmak lazım." - O. S. Orhon
- Önemli, kayda değer olan.
- ehemmiyetle
- nufuzlu
- sıkkıcı bir şekilde