- ölüm
isim Bir insan, bir hayvan veya bitkide hayatın tam ve kesin olarak sona ermesi, ahiret yolculuğu, ebedî uyku, emrihak, irtihal, memat, mevt, vefat"Herhâlde padişah da, annesi ve hemşireleri de dostlarının vakitsiz ölümüne karşı çok müteessir olmuşlardı."
- kader
isim Yazgı"Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor / Lakin vatandan ayrılışın ızdırabı zor" - Y. K. Beyatlı
- kaza
isim İstem dışı veya umulmayan bir olay dolayısıyla bir kimsenin, bir nesnenin veya bir aracın zarara uğraması
- kısmet
isim Tanrı'nın her kişiye uygun gördüğü yaşama durumu, nasip
- felâket
Trafik ve İlk Yardım, Büyük zarar, üzüntü ve sıkıntılara yol açan olay veya durum, yıkım, bela.
- musibet
isim Ansızın gelen felaket, sıkıntı veren şey"Onlar hızla geçer veya düşer, musibeti sineye çekmek millete düşer." - T. Halman
- uğursuzluk
isim Bazı olaylarda görülen ve insana kötülük getirdiğine inanılan belirti veya bazı nesnelerde var olduğuna inanılan güç, kademsizlik, meymenetsizlik, nuhuset, şeamet, şomluk"Uğura, uğursuzluğa; berekete ve bereketsizliğe inanırdı." - A. Ş. Hisar
- alınyazısı
- kaza sonucu olan ölüm
- kısmet. fatalities ölenler.
- ölümcüllük
- ölümle sonuçlanan kaza, ölüm, felaket