- yalancı
isim Yalan söylemeyi huy edinmiş olan kimse
- yalan
isim Doğru olmayan, gerçeğe uymayan söz, kıtır"Yalanı en güzel kullanmış olanlar eski Şarklılardır." - A. Haşim
- suni
sıfat Yapay
- yapma
isim Yapmak işi
- yanlış
isim Bir kurala, bir ilkeye, bir gerçeğe uymama durumu, yanılgı, hata"Sen hayatımdaki bir yanlışmışsın, keşke seni hiç tanımasaydım." - N. Eray
- yapay
sıfat Doğadaki örneklerine benzetilerek insan eliyle yapılmış veya üretilmiş, yapma, suni, doğal karşıtı"Yapay gübre."
- taklit
isim Belli bir örneğe benzemeye veya benzetmeye çalışma"Her memleket başkalarının yeniliklerini taklit ile başladığı intizama kendisinin eskiliklerini tahkik ile nihayet verir." - A. H. Müftüoğlu
- hileli
sıfat Hilesi olan, içine hile karışmış, hile ile yapılmış"Verdiği sözü tutar, itibarı yerinde / Ne kibar tavrı vardır hileli işlerinde!" - E. B. Koryürek
- yapmacık
sıfat İçten olmayan (tavır, davranış, duygu), yapma, yapay, sahte, suni, zahirî, sofistike"Köylülerden kapma biraz yapmacık bir safiyetle konuşuyordu." - S. F. Abasıyanık
- hatalı
sıfat Hatası olan, yanlışlığı bulunan"Hatalı yazı. Hatalı davranış."
- sahte
sıfat Bir şeyin aslına benzetilerek yapılan, düzme, düzmece"Köylü kadınlar boyunlarında sıra sıra sahte altınlar... taşırlardı." - Y. K. Beyatlı
- hain
sıfat Hıyanet eden (kimse)"Bu anlayışsızlığa ve bu vatan hainlerine vahvahlanır, acır gibiydiler." - T. Buğra
- ahenksiz
sıfat Uyumsuz, düzensiz
- sürçme
isim Sürçmek işi
- sahtelik
isim Sahte olma durumu"Bu gibilerin sahteliğini, sırıtan bir taraflarından görmek mümkündür." - Y. K. Beyatlı
- asılsız
sıfat Doğru olmayan, temelsiz, köksüz, dayanaksız, yalan (haber)
- hakikatsiz
sıfat Gerçek olmayan"Şüphesiz ki bu duygu, yersiz ve hakikatsiz bir vehimden ibaretti." - N. F. Kısakürek
- vefasız
sıfat Vefası olmayan, sevgisi çabuk geçen, hakikatsiz, bivefa"Yıllar yârlerden, yârler yıllardan vefasız." - Y. K. Karaosmanoğlu
- yalandan
zarf Gerçek olmayarak, yapmacık bir biçimde, oyun olsun diye, yalancıktan, sureta"Tam iki saat yalandan tamirle uğraştım." - A. Gündüz
- güvenilmez
- aldatıcı
- aslı esası olmayan
- hata ederek
- hile ile
- yalan söyleyerek
- yanlış, takma, yapma, taklit, sadık olmayan