- doğru
sıfat Bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık karşıtı
- yapı
isim Barınmak veya başka amaçlarla kullanılmak için yapılmış her türlü mimarlık eseri, bina
- dik
sıfat Yatay bir düzleme göre yer çekimi doğrultusunda bulunan, eğik olmayan
- Dikili
sıfat Dikilmiş olan
- dimdik
sıfat Çok dik, mum direk
- ikame etmek
yerine koymak
- tertip etmek
düzenlemek, hazırlamak
- kaldırmak
-i Bulunduğu yerden almak"Örtüyü masanın üzerinden kaldır."
- yükseltmek
-i Yükseğe çıkarmak, yukarı kaldırmak"Yastığımızı alçaltsak da yükseltsek de boynumuz ağrır." - Y. K. Karaosmanoğlu
- yapmak
-i Ortaya koymak, gerçekleştirmek, oluşturmak, meydana getirmek"Her görevi ayrım gözetmeden aynı titizlikle yapmak başarının sırrıdır." - Ç. Altan
- kurmak
-i Bir şeyi oluşturan parçaları birleştirerek bütün durumuna getirmek, monte etmek"Geniş çöl ufukları arasında çadırlarımızı kurduk." - F. R. Atay
- dikmek
-i, -e Bir cismi dik olarak durdurmak"Bir yere direk dikmek."
- inşa etmek
kurmak, yapmak"Köprü inşası."
- tesis etmek
kurmak, ortaya çıkarmak, oluşturmak
- kalkık
sıfat Düzeyine göre yüksekte olan"Masanın bir tarafı kalkık."
- dikleşmek
nsz Dik duruma gelmek
- ereksiyon
isim, tıp (***) Sertleşme
- ayakta duran
- eğilmeyerek
- inşa etmek yapmak
- dik, dimdik,
- ayağa kalkmış. erective kaldırıcı. erectly dikine
- dikmek kurmak