Kaldırmak
anlamı -i 'Kaldırmak' 1 kelime ve 9 harften oluşmaktadır.
- -i Bulunduğu yerden almak"Örtüyü masanın üzerinden kaldır."
- Yukarı doğru hareket ettirmek"Gözlerini yüzüme kaldırdı. İkimiz de mavi mavi baktık." - S. F. Abasıyanık
- Yükseltmek"Duvarı bir metre daha kaldırmalı."
- Ürün toplamak, taşımak"İki tarla ötede Çetecioğlu Mustafa, bu yıl mahsulünü kaldırdığı tarlayı nadas etmekle uğraşıyordu." - N. Nâzım
- Çekmek, taşımak"Bu araba bu yükü kaldırmaz."
- Bir kuruluşun çalışmasına son vermek, feshetmek, lağvetmek"Meclis ... olağanüstü hâli kaldırabilir." - Anayasa
- -e Hastayı hastaneye götürmek"Yarasının dikişleri koptu dün öğleden sonra, Fransız Hastanesine kaldırdılar." - A. Gündüz
- Tören yaparak ölüyü gömmek
- Toplamak"Anası, kardeşi ile hep beraber sofrayı kaldırdılar." - N. Cumalı
- Alıp başka yere götürmek
- Uyandırmak"Bir gece yanında mihman olduğum / Sabah oldu deyi kaldırdın beni" - Halk türküsü
- Piyasadan çekmek"İstifçilerin piyasadan kaldırdığı mallar."
- Elin ulaşamayacağı yere koymak, saklamak"Vazoyu ortadan kaldıralım, çocuğun eline geçmesin."
- Kaçırmak"Yakın köyden kaldırdığı bir yosmayı sarhoş etmekle meşguldü." - S. F. Abasıyanık
- İyi etmek, iyileştirmek"Bu ilaç onu yataktan kaldırdı."
- Bir şeyden çokça satın almak
- Tayin etmek, atamak"Günün birinde bu müdürü başka, daha önemli bir yere kaldırdılar, buraya da bir başka müdür getirdiler." - M. Ş. Esendal
- Yok etmek, ortadan silmek"Yeryüzünden hayali kaldırın, dünya bir taş ve toprak yığınından ibaret kalır." - O. S. Orhon
- nsz Uygun gelmek, yakışmak"Bu kumaş fazla süs kaldırmaz."
- Çalmak, aşırmak
Kaldırmak ile ilgi cümleler (0)
"kaldırmak" ile ilgili cümle görmek istiyorsan, aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de kaldırmak -
başkaldırmak : -e Ayaklanmak, isyan etmek"Hiçbir şeye isyan etmez, kimseye başkaldırmazdı." - P. Safa