- hizmet
isim Birinin işini görme veya birine yarayan bir işi yapma"Vatan, evladının hizmetini bekliyor." - Ö. Seyfettin
- çalışma
isim Çalışmak işi, emek, say"Sonradan kapının kaldırılıp yerine takılması için yetmiş kişinin çalışması icap etti." - N. F. Kısakürek
- iş
isim Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma"İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir." - S. F. Abasıyanık
- görev
isim Bir nesne veya bir kimsenin yaptığı iş
- vazife
isim Ödev"Sana karşı olan vazifelerimde kusur mu ediyorum?" - A. M. Dranas
- kullanma
isim Kullanmak işi, istimal"Dördüncü günün sabahında, işçilerden hiçbiri buldozeri kullanmaya yanaşmıyordu artık." - E. Şafak
- uğraş
isim Bir insanın yaptığı iş veya meslek, iş güç, meşguliyet"Bu arada köy yaşamından çeşitli sahneleri, uğraşları canlandıran oyunlar vardır." - M. And
- memuriyet
isim Memurluk"Eski memuriyetleri bulsam ne yapacağımı bilirim." - F. R. Atay
- meşgale
isim Uğraşı"Bu yeşillik köşesini kurutmamak bizim için de bir meşgale teşkil etmişti." - H. C. Yalçın
- uğraşı
isim Uğraşılan şey, meşgale
- meşguliyet
isim Meşgul olma, uğraşma durumu"Çile çeken derviş, dergâhta kendisine gösterilen vazife dışında her istediğini okumakta ve bazı meşguliyetlerde bulunmakta serbestti." - A. H. Çelebi
- kullanım
isim Kullanma, yararlanma, tasarruf
- istihdam
isim Bir görevde, bir işte kullanma
- iş verme
- işi olma
- işlendirme
- iş ve işçi bulma kurumu.
- meşguliyet. employment agency iş bulma bürosu
- çalışma, iş alma, çalıştırma, iş verme, uğraş, iş