-
şunun bunun : herkesin, el âlemin"Plastik deyince bu devirde birtakım naylon eşya, şu bu geliyor hatıra." - N. F. Kısakürek
-
şuna buna : başkalarına"Plastik deyince bu devirde birtakım naylon eşya, şu bu geliyor hatıra." - N. F. Kısakürek
-
şunda bunda : herkeste"Plastik deyince bu devirde birtakım naylon eşya, şu bu geliyor hatıra." - N. F. Kısakürek
-
şundan bundan : belirsiz şeylerden"Plastik deyince bu devirde birtakım naylon eşya, şu bu geliyor hatıra." - N. F. Kısakürek
-
şundan bundan konuşmak : havadan sudan konuşmak"Plastik deyince bu devirde birtakım naylon eşya, şu bu geliyor hatıra." - N. F. Kısakürek
-
şunu bunu : çeşitli nesneleri"Plastik deyince bu devirde birtakım naylon eşya, şu bu geliyor hatıra." - N. F. Kısakürek
-
şunu bunu bilmemek : itiraz dinlememek, mazeret kabul etmemek"Plastik deyince bu devirde birtakım naylon eşya, şu bu geliyor hatıra." - N. F. Kısakürek