Kriz anlamı nedir? , Kriz ne demek ?

Kriz
anlamı isim, tıp (***) Fransızca crise

'Kriz' 1 kelime ve 4 harften oluşmaktadır.

Belediyecilik-Kamu Yönetimi, İşletmenin iç ve dış çevresindeki ani değişmelere kendini hazırlayamaması sonucunda ortaya çıkan bir durum.
Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık, Bir ülkede veya ülkeler arasında, toplumun veya bir kuruluşun yaşamında görülen güç dönem, bunalım, buhran.
Beslenme ve Diyet, Kan dolaşımının beynin herhangi bir bölümüne ulaşamayacak biçimde damarların tıkanmasıdır. Beynin hasarı ya da ölüme neden olur. Bir organda birdenbire ortaya çıkan fizyolojik bozukluk. Bir kimsenin yaşamında görülen ruhsal bunalım.
isim, tıp (***) Bir organda birdenbire ortaya çıkan fizyolojik bozukluk, akse"Krizler sıkıştırdığı zaman özel kliniklerde yatmaya gidiyordu." - Ç. Altan
Bir kimsenin yaşamında görülen ruhsal bunalım
Bir şeyin çok kıt bulunması durumu
Bir şeye duyulan ani ve aşırı istek
ekonomi Çöküntü
Bir ülkede veya ülkeler arasında, toplumun veya bir kuruluşun yaşamında görülen güç dönem, bunalım, buhran"Krizin ne kadar sürdüğünü bilmiyorum." - F. R. Atay

"kriz" ile ilgili cümle görmek istiyorsan, aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de kriz

kriz masası : isim Bir afetin zararlarını belirlemek ve yardım çalışmalarını yürütmek amacıyla geçici bir süre için uzmanlardan oluşturulan kurul
kalp krizi : isim, tıp (***) Kalbi besleyen damarlardan birinin tıkanması ile ortaya çıkan, önlem alınmazsa ölüme yol açan rahatsızlık, kalp aksesi"Bursa'ya dönüşünün haftasına bir kalp krizi, gitti gider." - A. İlhan
kriz yöneticisi : isim Zorda kalan işletmeye belirli bir sürede yardım ederek sorunu çözen deneyimli kimse
kriz yönetimi : isim Bir ülkenin karşılaştığı ulusal, uluslararası herhangi bir sorun veya doğal afet durumlarında sorunun en az zararla atlatılabilmesi için konunun uzmanlarından oluşturulan kurul
kriz geçirmek : bir organda birdenbire fizyolojik değişiklik olmak"Krizler sıkıştırdığı zaman özel kliniklerde yatmaya gidiyordu." - Ç. Altan