-
ipi çürük : sıfat Güvenilmez (kimse)
-
yağlı ip : isim Darağacı
-
ipucu : isim İnsanı aradığı gerçeğe ulaştırabilecek iz, emare"Elimizde tek ipucu elbisesini diken terzi." - A. İlhan
-
ip torba : isim Pazardan alınan yiyeceklerin konduğu file
-
ipi kırık : sıfat Serseri, sorumsuz (kimse)
-
ip cambazı : isim İki direk arasında, yüksekte gerilmiş ip üzerinde gösteriler yapan cambaz
-
ip iskelesi : isim Temel uygulaması için yapı tabanının bir metre kadar dışına çepeçevre çekilen ahşap çerçeve, telaro
-
ip merdiven : isim İpten örülmüş, çoğunlukla gemilerde kullanılan merdiven
-
çamaşır ipi : isim Kurutmak için üzerine çamaşır asılan ip veya tel
-
çırpı ipi : isim İki nokta arasında düzgünlüğü sağlamak için kullanılan ip
-
diş ipi : isim Diş ara yüzeylerini temizlemek amacıyla kullanılan, ince ipek liflerinden üretilen, çoğu zaman mumla kaplanmış, büklümsüz özel bir ip türü
-
İngiliz ipi : isim İngiliz sicimi
-
ip atlamak : ipin iki ucunun tutularak çevrilmesiyle, ipe ayağını ve başını değdirmeden zıplamak"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ip takmak : birinin kötülüğü için çalışmak"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipe dizmek : boncuk vb.ni ipliğe geçirmek"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipe gelesice : "asılarak öl" anlamında kullanılan bir ilenme sözü"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipe gitmek : ölüme gitmek"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipe sapa gelmemek : akla yakın olmamak veya birbirini tutmamak"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipe un sermek : geçersiz birtakım nedenler ileri sürerek istenilen işi yapmaktan kaçınmak"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ip koptuğu yerden bağlanır : "iki kişi arasındaki kırgınlığın giderilebilmesi için kırgınlık nedeninin ortadan kaldırılması gerekir" anlamında kullanılan bir söz"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ip inceldiği yerden kopar : "bir durum, en zayıf yerinden patlak verir" anlamında kullanılan bir söz"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipi çözmek : ilgisini kesmek"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipi (birinin) eline geçmek : yönetimi başkasının eline geçmek, kontrolü başkasının elinde bulunmak"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipi kırmak : savuşup gitmek"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipi koparmak : bağlı bulunduğu kuruluşla veya yakınlığı bulunan kişi ile ilişkisini kesmek"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipi sapı yok : birbirini tutmaz, yersiz, anlamsız"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipin ucunu kaçırmak : yönetimde veya bir şeyi kullanmada gereken ölçüyü yitirmek"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipini çekmek : birini ölçülü davranmaya zorlamak"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipini kırmak : azmak, ele avuca sığmaz bir durum almak"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipini koparmak : başıboş kalmak"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
iple çekmek : sabırsızlıkla beklemek"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipleri birinin elinde olmak : bir işi el altından yönetmek"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipten kazıktan kurtulmuş : her türlü kötülüğü yapacak yaradılışta olan (kimse)"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı
-
ipten kuşak kuşanmak : yoksul düşmek"Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı." - N. Cumalı