-
göbek atmak : karnını hareket ettirerek oynamak"Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek." - Z. Selimoğlu
-
göbek bağlamak (veya salıvermek) : şişmanlayarak karnı büyümek, göbeklenmek"Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek." - Z. Selimoğlu
-
göbek çalkamak (veya çalkalamak) : göbeğini sağa sola hareket ettirerek oynamak"Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek." - Z. Selimoğlu
-
göbeği çıkmak : şişmanlamak"Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek." - Z. Selimoğlu
-
göbeği biriyle bağlı (veya beraber kesilmiş) : her zaman birlikte bulunan, birbirinden ayrılmayan kimseler için kullanılan bir söz"Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek." - Z. Selimoğlu
-
göbeği çatlamak : birçok güçlüğü yenmek için çok uğraşmak"Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek." - Z. Selimoğlu
-
göbeği düşmek : göbek deliğinin kapanmamasından fıtık oluşmak"Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek." - Z. Selimoğlu
-
göbeği sokakta kesilmiş : evde durmayıp hep sokaklarda gezen, sürtük"Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek." - Z. Selimoğlu
-
göbeğini eritmek : zayıflamak"Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek." - Z. Selimoğlu
-
göbeğini kesmek : çocuğun göbeğiyle etene arasındaki damar örgüsünü kesmek"Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek." - Z. Selimoğlu