- hazır
sıfat Bir iş yapmak için gereken her şeyi tamamlamış olan, anık, amade, müheyya"Her şey emre müheyya, hazır bir vaziyette bekliyor." - E. M. Karakurt
- içten
sıfat Samimi"Bu dileğinde içten çünkü bana bir şey olursa kendi başının da yanacağını çok iyi biliyor." - A. Ümit
- gönüllü
sıfat Bir işi yapmayı hiçbir yükümlülüğü yokken isteyerek üstlenen"Yabancı dil bildiği için de Kore'ye gönüllü olarak göndermeye kalkmışlardı." - Ç. Altan
- istekli
sıfat Bir şeye karşı isteği olan"Neden olmasın, çok istekli bir çocuk. Üstelik genç ve dinamik." - A. Ümit
- razı
sıfat Uygun bulan, benimseyen, isteyen, kabul eden"Doğrusu ben ne güzelliğimin ne de ilmimin kimsenin ağzına düşmesine razı değilim." - E. İ. Benice
- gönüllülük
isim Gönüllü olma durumu
- müştehi
sıfat Bir şey için çok istek gösteren, istekli
- gönüllü, razı, hazır, istekli
- istekli hazır