- işaret
isim Anlam yükletilen şey, anlamlı iz, im"Noktalama işaretleri."
- eser
isim Emek sonucu ortaya konan ürün, yapıt"Boğaziçi doğrudan doğruya Türklerin eseridir." - Y. K. Beyatlı
- kırıntı
isim Bir şeyden ayrılan küçük parça"Beyaz etekliğindeki ekmek kırıntılarını kuşlara serper." - S. F. Abasıyanık
- iz
isim Bir şeyin geçtiği veya önce bulunduğu yerde bıraktığı belirti, nişan, alamet, emare"Nihayet bir dönemeçte izlerin sahibini gördüm." - S. F. Abasıyanık
- kalıntı
isim Artıp kalan şey, bakiye
- artakalan
- artakalan.
- iz, eser