- araba
isim Tekerlekli, motorlu veya motorsuz her türlü kara taşıtı"Sarhoşların araba sürmeleri sakıncalıdır." - E. Şafak
- taşıt
isim Otomobil, tren, gemi, uçak gibi taşıma araçlarının ortak adı, nakil aracı, nakil vasıtası, vasıta
- nakil
isim Bir yerden alıp başka bir yere iletme, aktarma, taşıma, geçirme, aktarım
- taşıma
isim Taşımak işi"Yorgun, tahammülsüz, aşkı taşımaya kabiliyetsiz bir hâldeyim." - H. C. Yalçın
- ok meydanı
isim, tarih Ok atma ustalığı edinilen veya ok atma yarışı yapılan alan
- iskele alabanda
ünlem, denizcilik Dümeni sol yana doğru sonuna kadar çevirme komutu
- iskele kelepçesi
isim İnşaatın dış yüzeyine kurulan iskeleyi birbirine bağlamaya yarayan bağlantı parçaları
- kökten çiçekli
isim, bitki bilimi Çiçekleri kök saptan veya kök yanından süren bitki çeşitleri
- nakletmek
-i Nakil işini yapmak, bir yerden başka bir yere geçirmek, iletmek"İkisi de koluna girerek hastayı otomobile naklettiler." - P. Safa
- sürgüne göndermek
ceza olarak bir yere sürmek"Sürgünü yalnız memleket hasreti yıkmaz, yıkması için bu hasrete utandırıcı bir gönül yarası karışmalıdır." - R. H. Karay
- sürmek
-i, -e Yönetip yürütmek, sevk etmek
- ulaşım
isim Ulaşma işi
- götürmek
-i Taşımak, ulaştırmak veya koymak"Yemeği götürmek için o an en uygun kişiydim." - A. Kutlu
- taşımak
-i Bir şeyi bir yerden alıp başka bir yere götürmek"Hastayı ekseriya yakın kasabaya kadar sırtta taşırlardı." - S. F. Abasıyanık
- taşınma
isim Taşınmak işi
- nakliyat
isim Taşıma işleri, taşımacılık
- nakliye
isim Taşıma işi
- ulaştırma
isim Ulaştırmak işi
- taşınabilir
isim, hukuk Taşınır
- otomobil
isim Motorlu, dört tekerlekli kara taşıtı"Otomobiller, atlar, arabalar coşkun bir sel uğultusu ile geçiyordu." - Y. K. Karaosmanoğlu
- taşımacılık
isim İnsan, mal vb.nin çeşitli araçlarla bir yerden bir yere taşınması işi, nakliyecilik, nakliyat, transport
- transport
isim Bir yerden başka bir yere taşıma, iletme, nakil
- aktarım
isim Aktarma işi, nakil
- münakalat
isim Ulaştırma
- kendinden geçirmek
- askeri vasıta
- kendinden geçme
- nakil, taşıma, taşımacılık, araç, taşıt, taşımak, götürmek, nakletmek, sürgüne göndermek, sürmek
- taşınım
- yerden yere götürme
- yerden yere götürmek