- gizli
sıfat Görünmez, belli olmaz bir durumda olan, edimsel karşıtı"Kanun, gizli eşyayı bulmaya mahsus bir fal kitabı değildir." - N. F. Kısakürek
- çalmak
-i, -e Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak"İngiliz cephesinden at kaçırıp bize satan bedeviler dönüşlerinde bizim atlarımızı çalıp İngilizlere satarlardı." - F. R. Atay
- aşırmak
-i, -den Yüksek veya geçilmesi güç bir yerin üstünden diğer yanına geçirmek
- araklamak
-i Çalmak, aşırmak
- gammazlamak
-i, -e İspiyonlamak"Ona, Celâl seni müdüre gammazlıyor, haberin olsun, dedi." - P. Safa
- korkak
sıfat Çok çabuk ve olmayacak şeylerden korkan (kimse, hayvan)"Korkak bir adam değilim gibi geliyor bana. Ancak, en korkusuzların bile korktukları bir şey vardır sanırım." - N. Hikmet
- muhbir
isim Haber ulaştırıcı, haber veren kimse"Genç muhbirler bu defa Hazım Aslan'ın peşinde koşuyorlardı." - H. E. Adıvar
- gammaz
sıfat İspiyoncu
- ispiyoncu
isim Birinin sırlarını, davranışlarını, düşüncelerini gözleyip başkalarına bildirerek çıkar sağlayan kimse, gammaz
- sinsi kimse
- sinsice hareket etmek
- sinsice/gizlice ilerlemek, gitmek, sıvışmak, sokulmak, süzülmek,
- gizli.
- gizlice savuşma veya sokulma. sneak boat avcıların kullandığı dibi düz ufak kayık. sneak off sıvışmak
- korkak ve alçak adam
- savuşmak. sneak thief açık pencere veya kapıdan giren hırsız. sneaky sinsi
- sinsi sinsi dolaşmak
- sürünerek yavaşça ve gizlice savuşmak veya sokulmak