- deri
isim İnsan ve hayvan vücudunu kaplayan tüy, kıl veya pulla kaplı tabaka, cilt, ten"Bütün kemikleri, ince bir deri altında birer birer sayılıyordu." - P. Safa
- deri
isim Toplantı, düğün
- zar
isim İnce perde veya örtü
- zar
isim Tavla ve başka oyunlarda kullanılan kemik, fil dişi, plastik vb. maddelerden küp olarak yapılan ve altı yüzünde, birden altıya kadar benekler bulunan oyun aracı"Bir tavla zarı kadar küçücük eve / Bir kadın iki çocuk nasıl sığar?" - B. R. Eyuboğlu
- zar
isim Car (II)
- kabuk
isim Bir şeyin üstünü kaplayan ve onu dış etkilere karşı koruyan, kendiliğinden oluşmuş sertçe bölüm, kışır"Ağaç kabuğu." "Meyve kabuğu."
"Midye kabuğu."
- derisini yüzmek
derisini soymak, sıyırmak"Bütün kemikleri, ince bir deri altında birer birer sayılıyordu." - P. Safa
- cilt
isim Ten
- kösele
isim Ayakkabı tabanı, bavul, çanta yapımında kullanılan, büyükbaş hayvanların işlenmiş derisi
- tulum
isim Bazı yiyecek ve içecekler için koruyucu kap olarak kullanılan, önü yarılmadan bütün olarak yüzülmüş hayvan derisi
- ten
isim İnsan vücudunun dış yüzü, cilt
- post
isim Tüylü hayvan derisi"Belinde ince bir ceylan postu, sırtında ağaç liflerinden örülmüş kaba bir atkı vardı." - A. H. Müftüoğlu
- iskelet gibi
çok zayıf"Çenesinin, başının bütün iskeleti peksimeti çiğnedikçe daha açık olarak meydana çıkıyordu." - H. E. Adıvar
- soymak
-i Bir şeyin üzerinden kabuk, deri, zar vb.ni çıkarmak"Takkesini geçirmiş, entarisini kuşanmış, elma soyuyordu." - A. Gündüz
- aşırmak
-i, -den Yüksek veya geçilmesi güç bir yerin üstünden diğer yanına geçirmek
- ancak
zarf "Yalnızca" anlamında, sınırlama bildiren bir söz, bir"Hasan, bu sefer kendisine ancak seyyar tuluatçıların arasında bir yer bulabildi." - O. C. Kaygılı
- araklamak
-i Çalmak, aşırmak
- yüzmek
nsz Kol, bacak, yüzgeç vb. organların özel hareketleriyle su yüzeyinde veya su içinde ilerlemek, durmak"Fakat bir gün onu denizde, şu mavi yeşil çizgilenen denizde yüzerken gördüm." - E. Işınsu
- sıyırmak
-i Hızla sürtünerek bir şeyin yüzünden bir parça soymak, koparmak veya üzerini hafifçe yırtmak"Çark elini sıyırdı."
- kabuğunu soymak
- dış görünüm
- dış görünüm uygulamak
- deri ile örtülmek
- deri post kabuk
- deri, cilt, post, pösteki, kabuk, derisini soymak, derisini yüzmek, kabuğunu soymak
- hilekar kişi
- para yolmak
- yüzüp içiriğini çıkarmak