- açık
sıfat Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı"Açık pencereden, pastırma yazının mavi ışıkları girmekte." - E. Atasü
- belirti
isim Bir olayın veya durumun anlaşılmasına yardım eden şey, alamet, nişan, nişane"Tuhaf! Çocukların yüzünde zerre kadar utanma belirtisi yok." - A. Ümit
- belli
sıfat Beli olan"Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin?" - N. Araz
- belli
sıfat Bilinmedik bir yanı olmayan, malum"Hâlimiz, vaktimiz sizce belli." - H. R. Gürpınar
- gösterge
isim Bir şeyi belirtmeye yarayan şey, belirti, im, işaret"Bu, yeterince cesur olamadığımın bir göstergesi olabilir." - İ. O. Anar
- im
isim İşaret
- işaret
isim Anlam yükletilen şey, anlamlı iz, im"Noktalama işaretleri."
- sinyal
isim Bir şey bildirmek için verilen işaret
- trafik işaretleri
isim Trafiği düzenlemek amacıyla gerekli yerlere konulan özel işaretli levhaların tümü
- işaret etmek
bir şeyi, bir durumu el, yüz hareketleriyle anlatmak, göstermek"Noktalama işaretleri."
- işaret vermek
bir araç kullanarak bir şeyi belli etmek"Noktalama işaretleri."
- göstermek
-i Birini veya bir şeyi işaretle belirtmek"Vitrindeki oyuncağı parmağıyla gösterdi."
- aşikâr
sıfat Açık, apaçık, belli, meydanda"Tek bir yudum bile almıyordu bardağından ama zaten yeterince içtiği aşikârdı." - E. Şafak
- vazıh
sıfat Açık, aydın, belli
- emare
isim Belirti, iz, ipucu"Fakat hepsinin yüzünde korku ve endişe emarelerini ayan beyan görmüştüm." - Y. K. Karaosmanoğlu
- bildirmek
-e Herhangi bir şeyi haber vermek"Babası ile arasındaki bütün mektuplaşmaları bana da bildiriyor." - E. İ. Benice
- dikkate şayan
değerli"Onun kalbini, haysiyetini kıracak sözler söylenmeden bu zarif hareketle her şeyin anlatılmış olması dikkate şayandır." - A. H. Çelebi
- parola
isim Askerlerin birbirlerini tanımalarını sağlayan ve kendi aralarında önceden kararlaştırdıkları kelime veya söz"Bir asker uzaktan, görünmeyen bir yerden parola soruyordu." - M. Ş. Esendal
- dikkati çeken
- işaret, sinyal, çınav, işaret vermek, işaret etmek, işaretle bildirmek, dikkate değer, göze çarpan, açık
- işaretle anlatmak
- işaretle verilen emir
- çınav