- Orta
isim Bir şeyin kenarlarından merkeze doğru yaklaşık olarak aynı uzaklıkta olan yer"Tam bağın ortasına geldikleri zaman düşman askerlerini gördüler." - Y. K. Karaosmanoğlu
- tali
sıfat İkinci derecede olan, ikincil
- yardımcı
isim Yardım eden veya gerektiğinde yardım edecek olan kimse vb., muavin, muin, yaver, asistan"Ev işlerinde annemin yardımcısı yine bendim." - A. Ağaoğlu
- ikinci
sıfat İki sayısının sıra sıfatı
- uydu
isim, gök bilimi Bir gezegenin çekiminde bulunarak onun çevresinde dolanan daha küçük gezegen, peyk"Ay, yerin uydusudur."
- murahhas
isim Delege"Bu kongreye iki murahhas talep ediliyor ve birtakım tedbirler icrası bildiriliyordu." - Atatürk
- ikincil
sıfat Sırada önem bakımından ikinci derecede olan, tali, sekunder"Savaş cehennemine bizzat tanık olmuş bir adam için, bu hedefin dışında her şey ikincil kalıyordu." - A. Kulin
- önemsiz
sıfat Önemi olmayan, ehemmiyetsiz
- sonraki
sıfat Sonra olan
- muavin
isim Yardımcı"Kalkmak üzere olan otobüsün muavini seslendi." - N. Cumalı
- delege
isim Kendisine yetki verilerek bir yere veya birinin katına gönderilen kimse, elçi, murahhas"Avrupa'da toplanıp, konuşup dağılan milletlerarası konferanslara delege olarak gönderilmiştir." - H. E. Adıvar
- sekonder
Fizik, İkincil.
- sekunder
sıfat İkincil
- ikinci derecede olan
- ikinci derecede olan, ikinci gelen, ikincil
- ikinci gelen