- bakış
isim Bakma işi"Görenin kanını kaynatan bir tadı vardı duruşunun, bakışının." - Y. Kemal
- saygı
isim Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye, bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya sebep olan sevgi duygusu, hürmet, ihtiram"İnsanlara saygıyı yitirdin mi yandın bittin, on paralık oldun demektir." - Y.
- bakım
isim Bakma işi
- ilgi
isim İki şey arasında bulunan herhangi bir bağlılık, ilişki, alaka, taalluk, aidiyet
- addetmek
-i Saymak"Üftade artık meseleyi kapanmış addediyor." - A. İlhan
- sayma
isim Saymak işi, ad, tadat, addetme"Don Luis bir iki rakam daha saymaya hazırlanmıştı ki kahvenin camı arkasından görünen sokakta ani bir kaynaşma oldu." - N. Hikmet
- hesaba katmak
dikkate almak, göz önünde bulundurmak
- takdir
isim Beğenme, beğenip belirtme, değer verme"Hakkında sarf edilen alaycı sözlere mukabil şimdi takdirler, hürmetkâr iltifatlarla karşılıyordu." - A. H. Çelebi
- ilişki
isim İki şey arasında karşılıklı ilgi, bağ, münasebet, temas"Arkadaşlık ve dostluk şeklinde bile bir ilişki aramadığını kesinlikle anlatacaktı." - H. E. Adıvar
- nazar
isim Belli kimselerde bulunduğuna inanılan, kıskançlık veya hayranlıkla bakıldığında insanlara, eve, mala mülke hatta cansız nesnelere kötülük verdiğine inanılan uğursuzluk, göz
- bakmak
-e Bakışı bir şey üzerine çevirmek"Zamanla nasıl değişiyor insan / Hangi resmime baksam ben değilim" - C. S. Tarancı
- itibar
isim Saygınlık"Benim bir kuru itibardan başka neyim var bu dünyada kaybedecek?" - N. Cumalı
- saymak
-i Bir şeyin kaç tane olduğunu anlamak için bunları birer birer elden veya gözden geçirmek, sayısını bulmak"Nara sormuşlar: -Tanelerin kaç tane? Yiyenler saysın bana ne- demiş." - B. R. Eyuboğlu
- hürmet etmek
saymak, saygı göstermek"Hakanına sarsılmaz bir hürmetle merbuttu." - N. Hikmet
- aldırmak
nsz Alma işini yaptırmak"Söyledim, söyledim, bir urgan aldıramadım." - N. Cumalı
- dikkat
isim Duygularla düşünceyi bir şey üzerinde toplama, uyanıklık"Onun kalbini, haysiyetini kıracak sözler söylenmeden bu zarif hareketle her şeyin anlatılmış olması dikkate şayandır." - A. H. Çelebi
- dikkat etmek
duygularla düşünceyi bir şey üzerinde toplamak, uyanık davranmak"Onun kalbini, haysiyetini kıracak sözler söylenmeden bu zarif hareketle her şeyin anlatılmış olması dikkate şayandır." - A. H. Çelebi
- hürmet
isim Saygı"Hakanına sarsılmaz bir hürmetle merbuttu." - N. Hikmet
- değerlendirmek
-i Bir şeyi yerinde ve yararlı bir yolda kullanmak
- itibar etmek
saygı göstermek, saymak, değer vermek"Benim bir kuru itibardan başka neyim var bu dünyada kaybedecek?" - N. Cumalı
- riayet
isim Uyma, boyun eğme"Edep ve erkâna riayet lazım." - R. H. Karay
- mülâhaza
Hukuk, düşünce; görüş
- dinlemek
-i İşitmek için kulak vermek"Konağın hesabını sen söylersin, ben de dinlerim." - A. Ş. Hisar
- riayet etmek
uymak"Edep ve erkâna riayet lazım." - R. H. Karay
- kabul etmek
- dikkatle bakmak
- göz onüne almak
- bakış nazar dikkat
- dikkatli bakmak
- e gelince
- ehemmiyet vermeden
- gözüyle bakmak
- hususunda
- takdir etmek