- gürültü
isim Aralarında uyum bulunmayan düzensiz seslerin bütünü, patırtı, şamata"Gemi baş döndüren zaferli bir gürültüyle indi sulara." - Ç. Altan
- patırtı
isim Pat pat çıkan sesin adı"Dışarıdan akseden birtakım motosiklet patırtılarıyla ikimiz birden yerimizden fırlayıp merdiven başına koştuk." - Y. K. Karaosmanoğlu
- eğlence
isim Eğlenme işi, sefahat"Eli pek açık ve eğlenceye biraz fazla düşkündü." - S. Ali
- şamata
isim Gürültü patırtı"Bu berbat şamata arasında yarım saat kadar bekledim." - O. C. Kaygılı
- dolandırıcılık
isim Dolandırıcı olma durumu, ayyarlık"Bankaları büyük mikyasta kurulan dolandırıcılık dolabı sanırdı." - Ö. Seyfettin
- şamatacı
sıfat Gürültü patırtı yapan"Her köşe içen, yiyen, yaygaracı, şamatacı insan yığınlarıyla kaynıyordu." - R. H. Karay
- curcuna
isim Gürültülü, karışık durum"Adnan yatağına uzanmış, dün geceki curcunayı düşünüyordu." - M. C. Kuntay
- roket
isim Atış sırasında mekanik olarak yön verilen, yörüngesinin başlangıcında öz itmeli olarak yol alan ve daha sonra yalnız balistik kanunlarına bağlı kalan mermi
- raket
isim, spor Masa tenisi, tenis vb. oyunlarda topa vurmak için kullanılan, oval tahta bir kasnağa gerilmiş bir ağla veya lastikle kaplanmış saplı araç, vuraç
- Kuzey Amerika'da kullanılan tabanı ağ örgülü kar kundurası
- iş. rackety gürültücü
- racquet raket
- raket velvele gürültü
- tenis raketi, gürültü, patırtı, tehditle ya da kazıklayarak para kazanma, haraççılık, dolandırıcılık
- şamatacı.