- emniyet
isim Güvenlik"Kendi vatandaşlarının ırz, mal, can emniyeti hakkında teminat istiyorlar." - E. E. Talu
- polis
isim Şehirde kamu düzenini, huzur ve güvenliği sağlayan kuruluş, kolluk, zabıta
- karakol
isim Güvenliği sağlamakla görevli kimselerin bulunduğu yapı"O işleri bu saatte karakolda bulunan küçük memurlar bilmez." - R. H. Karay
- kontrol altında tutmak
denetlemek
- zabıta
isim Belediye hizmetlerinin güvenliğini sağlamakla görevli yönetim"Bir kaza veya bir cinayet müstesna, karısını kaybeden bir kocanın zabıtaya müracaatı kadar elim bir gülünçlük var mıdır?" - A. Gündüz
- yönetmek
-i Bir kurum veya kuruluşun yasalara, kurallara ve belli şartlara uygun biçimde işlemesini sağlamak, idare etmek, tedvir etmek
- zapt etmek
zorla almak
- Hukuk, Belirli bir sürenin sonunda belirli bir parayı kendi adına veya bir başkasının emrine ödemesi için alacaklının borçluya yazdığı bildiri.
- Ekonomi, Bankacılık, Alacaklının, borçluya hitaben belli bir tarihte belli bir miktar parayı, üçüncü kişilere ya da onun havale edeceği bir kişiye, kayıtsız şartsız ödemesi için verdiği yazılı emir.
- emniyet amirliği dairesi
- garnizonu temiz tutmak
- garnizonun temizlik durumu
- inzibat kuvveti
- inzibat memurları
- polis tayin etmak
- polis örgütü
- polisler
- sakçı örgütü, sakçılar, polis, sakçı denetiminde bulundurmak, denetlemek, kontrol etmek