- iğne
isim Dikiş dikmeye yarayan, ince, ucu sivri, bir ucunda iplik geçecek deliği bulunan çelik araç
- gösterge
isim Bir şeyi belirtmeye yarayan şey, belirti, im, işaret"Bu, yeterince cesur olamadığımın bir göstergesi olabilir." - İ. O. Anar
- ipucu
isim İnsanı aradığı gerçeğe ulaştırabilecek iz, emare"Elimizde tek ipucu elbisesini diken terzi." - A. İlhan
- işaret parmağı
isim Elde, başparmaktan sonraki parmak, gösterme parmağı, şehadet parmağı, salavat parmağı
- ima
isim Dolaylı olarak anlatma, üstü kapalı olarak belirtme, işaretleme, anıştırma, ihsas"Başkalarına ima ile bile söylemekten çekindiğim en mahrem şeyleri bilen insandın sen." - P. Safa
- öneri
isim Bir sorunu çözmek üzere öne sürülen görüş, düşünce, teklif
- ibre
isim Ölçü aletleri, saat ve göstergelerde sayı veya işaret göstermeye yarayan hareketli iğne"Birtakım ışıklar yanıp sönüyor, kadranların ibreleri titreyerek yükselip alçalıyor." - Ç. Altan
- öğüt
isim Bir kimseye yapması veya yapmaması gereken şeyler için söylenen söz, nasihat"Bütün öğütlerine itaat ettiğim hâlde hiçbir şeye muvaffak olamıyorduk." - A. Gündüz
- salık
isim Tavsiye
- işaretçi
isim İşaret veren kimse veya nesne
- imleç
isim, fizik Fiziksel bir olayı kendiliğinden tespit edip çizen araç, kaydedici
- zağar
isim Bir cins çoban köpeği"Azarlanmış bir zağar sümsüklüğüyle otelime kapandım." - A. Gündüz
- işaret değneği
- işaretparmağı
- imci
- işaret değneği, gösterge, av köpeği, puvanter, öğüt, yararlı öneri
- işaret eden kimse veya şey
- pointer
- zağar.