- uygun
sıfat Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip"Ne var ki bunları şimdiye kadar kimseye anlatmadığım için uygun ifadeyi bulmakta zorlanıyorum." - İ. O. Anar
- yerinde
sıfat İyi, yeterli"Binbaşı uzun boylu, ince yapılı, uzun kır bıyıklı, yaşlı ise de gücü yerinde, her işe eli yatan bir adam." - M. Ş. Esendal
- münasebet
isim İlişik, ilişki, ilinti"İzmir'den, ordunun başından ve temasa geldiğim siyasi münasebetlerden uzaklaşamazdım." - Atatürk
- mühim
sıfat Önemli"Sivas'tan yükseltilen bu sedanın düşmanlar için ne kadar kuvvetli ve mühim olduğu takdir buyrulur." - Atatürk
- önemli
sıfat Önemi olan, mühim, ehemmiyetli"Benim için ne kadar önemli olduğunu tahmin edebilirsiniz." - T. Buğra
- epeyce
zarf Epey"Türkiye'deyken epeyce çalışmıştım Almancaya." - N. Uygur
- münasip
sıfat Uygun, yerinde"Bizim bu dünyadaki hayatımız da bir çileden ibaret olduğu düşünülecek olursa en münasip çilenin de burada olması icap ediyordu." - A. H. Çelebi
- ilgili
sıfat İlgilenmiş olan, ilgisi bulunan, alakalı, alakadar, müteallik"Demokrasiyle ilgili sorunlara tanık olmuş ve önemli dersler almıştı." - H. Topuz
- ilişkili
sıfat İlişkisi olan
- dair
sıfat Bir konu üzerine olan, üzerine, konusunda, ... ile ilgili, üstüne"Yarına kadar sarhoşluğu geçer, ben de sarhoş olmadığına dair rapor veririm." - A. Gündüz
- ilişkin
sıfat İlgisi, ilişiği olan, bağlı, ilgili, ait, merbut, müteallik"Dikkatle yüzüne bakıyorum ama beni suçladığına ilişkin hiçbir belirti göremiyorum." - A. Ümit
- uygun olarak
- uygun olarak.
- ilgili olarak
- alâkalı
- muvafık. pertinencecy ilgi
- uygun olma. pertinently alakalı olarak
- uygun, yerinde, ilgili