- alay etmek
bir kimsenin, bir şeyin, bir durumun, gülünç, kusurlu, eksik vb. yönlerini küçümseyerek eğlence konusu yapmak
- dalga geçmek
üzerinde durulması gereken işle ilgilenmeyerek başka şeyler düşünmek veya yapmak"Dışarıda nemli bir rüzgâr esiyordu, dalgalar durulmamış, yalnız biraz ağırlaşmıştı." - A. Erhat
- istihza etmek
gizli veya kinayeli bir biçimde alay etmek, alaya almak"Sivri burnu, korkunç bir istihza ile şimdi bana doğru uzamıştı." - Y. Z. Ortaç
- ile eğlenmek, alay etmek