- eksik
sıfat Bir bölümü olmayan, noksan, natamam"Bu kitap eksik, baş tarafı yok."
- topal
sıfat Bacağındaki sakatlık sebebiyle seker gibi veya iki adımda bir, bir yana eğilerek yürüyen (insan veya hayvan)"Bu sabah yolda bizim topal postacıya rast geldim." - Y. Z. Ortaç
- zayıf
sıfat Eti, yağı az olan, sıska, cılız, arık (insan veya hayvan)"Uzun boylu, zayıf, ellilik bir hanım." - S. M. Alus
- aksak
sıfat Aksayan, hafifçe topallayan
- geyik
isim, hayvan bilimi Geyikgillerden, erkeklerinin başında uzun ve çatallı boynuzları olan memeli hayvan (Cervus elaphus)"Geyik çekti bizi kendi dağına / Tövbeler tövbesi geyik avına" - Halk türküsü
- ABD
Kur’an-ı Kerim, Kul, Allah'a ibadet eden kimse.
- kusurlu
sıfat Kusuru olan
- habersiz
sıfat Haberi olmayan, haber almamış, hiçbir bilgisi olmayan, bihaber
- topallamak
nsz Bacağındaki sakatlık sebebiyle seker gibi veya iki adımda, bir yana eğilerek yürümek"Öyle topallar gibi değil ama bir garip yürüyordu." - Ç. Altan
- sakat
sıfat Vücudunda hasta veya eksik bir yanı olan, engelli, özürlü"Ben gördüğünüz gibi bir sakat askerim, malul." - Y. K. Karaosmanoğlu
- yetersiz
sıfat Gerekli bilgi ve yeteneği olmayan, yeterliği olmayan, kifayetsiz, ehliyetsiz
- dore
isim Altın rengi
- lame
isim Dokusunda çoğunlukla gümüş ve altın renginde tel bulunan kumaş veya metal parlaklığı verilmiş deri
- Moda ve Dikiş-Nakış, Sentetik kumaş.
- ayağı sakat
- dore.
- topal, aksak, zayıf, inanılması güç, topal etmek