- kusur
isim Eksiklik, noksan, nakısa"Bizden şerefli yırtıcı kuş, kan emen böcek / Tanrı'm o yolda rızkını vermiş, kusuru yok." - M. Çınarlı
- hastalık
isim Organizmada birtakım değişikliklerin ortaya çıkmasıyla sağlığın bozulması durumu, rahatsızlık, çor, dert, sayrılık, illet, maraz, maraza, esenlik karşıtı
- zayıflık
isim Zayıf olma durumu"Kavrama hızının zayıflığıyla zekâsının çalımsızlığından ötürü, okulda kendisine kozalak adını takmışlardı." - Ç. Altan
- sakatlık
isim Sakat olma durumu, malullük, maluliyet"Sakatlığımı öne sürerek emekliye ayrılmamı isteyebilirim." - N. F. Kısakürek
- bedensel ve zihinsel güçsüzlük, halsizlik