- zayıf
sıfat Eti, yağı az olan, sıska, cılız, arık (insan veya hayvan)"Uzun boylu, zayıf, ellilik bir hanım." - S. M. Alus
- güçsüz
sıfat Gücü olmayan, âciz
- aciz
isim Gücü bir işe yetmez olanın durumu, güçsüzlük"Kendimde mukavemet yerine zaaf, taarruz yerine aciz, mücadele yerine gevşeklik hissediyorum." - E. İ. Benice
- yetersiz
sıfat Gerekli bilgi ve yeteneği olmayan, yeterliği olmayan, kifayetsiz, ehliyetsiz
- beceriksiz
sıfat Becerisi olmayan, usta olmayan, maharetsiz"O münasebetsiz ve beceriksiz adam, kısık bir sesle bütün gizli şeyleri anlattı." - A. Ş. Hisar
- bunak
sıfat Bunamış olan, matuh"İhtiyar bunak, hâline bakmıyor da neler söylüyor." - M. Ş. Esendal
- kudretsiz
sıfat Gücü olmayan, argın, takatsiz
- iktidarsız
sıfat Gücü, yeteneği olmayan, beceriksiz, yetersiz
- etkisizlik
isim Etkisiz olma durumu, tesirsizlik
- puluç
sıfat Cinsel gücü olmayan (erkek)
- güçsüz, yetersiz,
- etkisizlik.
- impotency iktidarsızlık