- tepe
isim Bir şeyin en üstteki bölümü"Pencere önünde dimdik durmuş, kocaman ağaçların tepesine bakıyordunuz." - S. F. Abasıyanık
- sikmek
-i Erkek cinsel ilişkide bulunmak
- tümsekli
sıfat Tümseği olan
- huzursuzluk
isim Huzursuz olma durumu"Onlar bu davranışlarıyla geçmişte sadece huzursuzluk yarattı." - N. Cumalı
- kambur
isim Bel veya göğüs kemiğinin eğrilmesi, raşitizm sonucu sırtta ve göğüste oluşan tümsek, kambur zambur
- tümsek
isim Küçük tepe, tüm (II), tümbek"Sazlarla, kamışlarla örtülü bir tümseği atladım. Kıyıdayım." - O. V. Kanık
- kamburlaştırmak
-i Kambur duruma getirmek
- hörgüç
isim Devenin sırtındaki tümsek, çıkıntı
- tepecik
isim, coğrafya Yerden yükseklikleri çok az olan tepeler
- tümsek yer
- iç sıkıntısı
- azmetmek. over the hump iyileşme yolunda. humpy girintili çıkıntılı
- kambur tümsek
- kambur, hörgüç, tümsek, sırtta taşımak
- tümsekli.