- sağlam
sıfat Dayanıklı, kolay bozulmaz, yıkılmaz, stabil"En sağlam sütunlar üstünde durduğu sanılan devir, bir karton kale gibi yıkılmıştı." - F. R. Atay
- sağ
sıfat Vücutta kalbin bulunduğu tarafın karşısında olan, sol karşıtı"Sağ cebinde kocaman bir gazete tomarı görünüyordu." - Ö. Seyfettin
- sağ
sıfat Sağlam, esen
- sağlık
isim Bireyin fiziksel, sosyal ve ruhsal yönden tam bir iyilik durumunda olması, vücut esenliği, esenlik, sıhhat, afiyet"Ayrıca bu dönemde seyircinin haklarını ve sağlığını korumak amacıyla bir de tiyatro yönetmeliği hazırlanmıştır." - M. And
- sağlıklı
sıfat Sağlık durumu iyi olan, sağlam, esen, sıhhatli"Birbirlerine sağlıklı, esenlikli bir kış dilediler." - T. Buğra
- güçlü kuvvetli
sıfat Sağlığı, gücü, kuvveti yerinde olan"Güçlü kuvvetli kız, boyca ondan en az iki karış yüksek." - A. İlhan
- sıhhi
sıfat Sağlıkla ilgili, sağlığa yarar
- hatasız
sıfat Hatası olmayan, yanlışlığı bulunmayan"Hatasız bir ödev."
- sıhhatli
sıfat Sağlıklı"İyi ve sıhhatli olduğumu bildirebilirsiniz." - N. F. Kısakürek
- yararlı
sıfat Yarar sağlayan, yararı olan, yarayışlı, faydalı, nafi, avantajlı"Anlattıklarınız benim için çok yararlı." - A. Ümit
- gürbüz
sıfat Sağlam, güçlü ve iyi gelişmiş"Otuz kadar çocuğun hepsi gürbüz ve mutludur." - A. Ağaoğlu