- derece
isim Bir süreç içindeki durumlardan her biri, basamak, aşama, rütbe, mertebe"Hukuk tahsilini Paris'te bitirmiş, birinci derece diploma almıştı." - Ö. Seyfettin
- aşama
isim Önem veya değer bakımından gitgide yükselen bir sıra basamakların her biri, rütbe, mertebe, paye
- geçiş
isim Geçme işi"Bekleme sabırsızlığını çoktan kaybetmiş olduğum için vaktin geçişini pek fark etmiyordum." - R. N. Güntekin
- ton
isim Bir metreküp hacminde ve + 4 °C'deki arı suyun ağırlığı
- ton
isim, müzik İnsan veya çalgı sesinin yükseklik, alçaklık derecesi
- tedricî
sıfat Derece derece, yavaş yavaş olan
- sıralama
isim Sıralamak işi"Rakamları sıralamaya ihtiyacın yoktur herhâlde." - N. F. Kısakürek
- merhale
isim Derece, basamak, aşama, evre"Bu yolun üstünde Edirne bir konak, hürriyet bir merhaledir." - F. R. Atay
- derece derece değişme
- derece derece çıkma veya inme
- perde değiştirme
- tedrici.